AB, Sırbistan - Karadağ'la görüşmelere başladı
10 Ekim 2005Türkiye’nin ardından Belgrad’a geçen AB’nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, Sırbistan – Karadağ Cumhuriyeti’yle AB’nin öngördüğü İstikrar ve Ortaklık Anlaşması görüşmelerinin resmen başlatıldığını duyurdu. Böylece AB – Belgrad ilişkilerinde yeni bir döneme geçilirken, Sırbistan – Karadağ Cumhuriyeti’nin bundan sonra AB kriterlerini ve taleplerini ön planda tutması gerekecek.
Bu taleplerin başında da savaş suçlularının yakalanması ve ülkenin Karadağ kısmından yükselen bağımsızlık talepleri geliyor. Nitekim, AB’nin Genişlemeden Sorumlusu Üyesi Rehn, Belgrad yönetimini bu konuda uyararak, Lahey’deki Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi ile işbirliği yapılmaması ve Karadağ’dan gelen ayrılık seslerinin yükselmesi halinde, AB ile görüşmelerin yavaşlayabileceği ve hatta kesilebileceğini ifade etti.
Belgrad’dan güvence
Bu talepleri dikkate aldıklarını dile getiren Sırbistan-Karadağ Devlet Başkanı Svetozar Maroviç ise Rehn’le yaptığı görüşme sonrası, “Sırbistan - Karadağ'da daha iyi bir gelecek bekleyenlerin kaderi, Lahey'deki mahkeme tarafından savaş suçu işlemekle suçlanan kişilerin geleceğinden daha önemli'' diye konuştu. Aranan savaş suçlularından Bosnalı Sırp Radko Mladiç sorununun kısa zamanda çözülmesinin herkesin yararına olacağını kaydetti.
Uluslararası toplum, soykırım ve insanlık suçu işlemekle itham edilen Bosnalı Sırplar’ın eski komutanları Radovan Karaciç ve General Ratko Mladiç'in yakalanması için Belgrad yönetimine baskı yapıyor. Lahey’deki Savaş Suçları Mahkemesi tarafından bir numaralı savaş suçluları olarak aranan Mladiç ve Karaciç, eski Yugoslavya’daki savaş döneminde binlerce kişinin ölümüne neden olmuşlardı.
AB 3 Ekim’de karar verdi
Eski Yugoslavya’nın yerine kurulan Sırbistan – Karadağ Cumhuriyeti, Avrupa Birliği ile ilişkilerini derinleştirmeyi uzun zamandır istiyordu. AB dışişleri bakanları, 3 Ekim'de Lüksemburg'da yaptığı toplantıda, Sırbistan-Karadağ’ın bu yöndeki beklentilerine olumlu yanıt vererek İstikrar ve Ortaklık Anlaşması'na varılması amacıyla görüşmelere başlanmasını öngördü. Bu arada Bosna – Hersek de iç politikada kısa sürede reformlar yaparak AB ile görüşmelere başlamayı hedefliyor.