1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yaptırım kartının etkisi ne olacak?

15 Ekim 2019

ABD’nin yaptırım paketi, Türkiye para piyasalarında korkulan etkiyi yaratmadı. İş dünyası yaptırımların şimdilik ticareti etkilemeyeceği görüşünde. Ancak dış politika uzmanları, “Türkiye hızla Batı'dan dışlanıyor” diyor.

https://p.dw.com/p/3RLG4
Börse Istanbul Türkei
Fotoğraf: picture alliance/AA/Y.Aras

ABD yönetiminin Türkiye’ye yönelik olarak bir dizi yaptırım kararı alması, Türkiye para piyasalarında beklenen ölçüde etki yaratmadı. Dolar kuru yerinde sayarken Borsa İstanbul ise yükselişe geçti. Piyasalardaki sınırlı etkide ‘yaptırım’ kararına ilişkin fiyatlamaların önceden yapılmasının ve Merkez Bankası’nın piyasaya dolar enjekte etmesinin etkili olduğu belirtiliyor.

DW Türkçe’ye konuşan uzmanlara göre ise TL varlıklarına yönelik tehditler henüz sona ermedi. ABD’nin yaptırım paketinin yankıları ve AB’nin silah satışına ilişkin düzenlemeleri, sıkıntıda olan Türkiye ekonomisini orta ve uzun vadede olumsuz etkileyecek.

Üç bakan ve iki bakanlık listede

Türkiye'nin 9 Ekim'de Suriye'nin kuzeyine yönelik olarak başlattığı askeri harekât sonrasında ABD Başkanı Donald Trump attığı tweetler ile Türkiye’ye yönelik bir yaptırım paketinin devreye gireceğini duyurmuştu. Türkiye saatine göre dün gece saatlerinde ABD Hazine Bakanlığı tarafından yapılan açıklama ile yaptırım paketinin ayrıntıları netleşmiş oldu.

Buna göre Milli Savunma ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kurumsal olarak; Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da bireysel olarak yaptırım listesine alındı. Yaptırım listesine eklenen kişi ve kurumların varsa ABD'deki mal varlıkları dondurulurken bu kişi ve kurumların ABD ile finansal işlemler yapmaları da engellenecek.

Çelik vergisi yüzde 50’ye çıkacak

ABD Başkanı Donald Trump da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, ABD Ticaret Bakanlığı ile Türkiye arasında yürütülen 100 milyar dolarlık ticaret görüşmelerinin durdurulacağını ifade etti. Trump ayrıca, Türkiye’den yapılan çelik ithalatında gümrük vergisinin yüzde 50'ye çıkarılacağını ilan etti.

Namık Ekinci
Çelik Federasyonu Başkanı Namık EkinciFotoğraf: privat

Söz konusu kararı DW Türkçe’ye değerlendiren Çelik Federasyonu Başkanı Namık Ekinci, ABD yönetiminin açıkladığı yaptırımların tam olarak uygulanıp uygulanmayacağının henüz belirsiz olduğunu söylüyor. ABD'nin zaten Türk çelik sektörüne uyguladığı gümrük vergilerini geçen yıl yüzde 50’ye çıkardığını hatırlatan Ekinci, “İkili görüşmeler sonrasında, Mayıs 2019’da vergiyi yüzde 25’e indirmişlerdi. Şimdi tekrar vergiyi artırmasının bizim için bir anlamı yok” diyor.

ABD’ye gerçekleştirdikleri yaklaşık 1,5 milyar dolarlık ihracatın sektörleri için hayati bir öneme sahip olmadığını dile getiren Namık Ekinci, “Biz son 1 yılda ABD’den kesilen ihracatımızı büyük oranda Uzakdoğu ve Ortadoğu ülkelerine yönlendirdik. Bize sektör olarak haksızlık yapıldı ama ihracatımız darbe yemedi” diye konuşuyor. Ekinci, ABD ile ticaretin 100 milyar dolara çıkarılması kararının askıya alınmasının ise pratikte hiçbir anlamı olmadığını belirterek, “Zaten şu an 20 milyar dolar olan ticaretin kısa vadede 100 milyar dolara çıkmasını kimse beklemiyordu” diyor. 

VW’nin erteleme kararının etkileri

Operasyonunun ekonomide yarattığı bir olumsuz etki de otomotiv sektöründen geldi. Alman otomotiv devi VW, yeni fabrikasını Türkiye'de kurma kararını ertelediği yönünde çıkan haberleri teyit etti. Şirket sözcüsü gelişmeleri titizlikle takip ettiklerini ve endişe duyduklarını kaydetti. Yaklaşık 1.4 milyar euroya mal olması beklenen yatırımın 4 bin yeni istihdam yaratması ve AB ülkelerinden Türkiye’ye gelecek doğrudan yatırımları artırması bekleniyordu.

VW kararını DW Türkçe’ye değerlendiren Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca, VW’nin Manisa’daki dev yatırımını erteleme kararı almasının “anlaşılabilir” olduğunu söylüyor.

Alper Kanca
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper KancaFotoğraf: privat

Türkiye’nin Suriye operasyonunun pek çok ülkede Türkiye’de olduğundan farklı algılandığını ve eleştirildiğini ifade eden Kanca, “Alman kamuoyunun da bize karşı bu konuda hassasiyetleri ve endişeleri var. Bize göre bu hassasiyetler yanlış; çünkü biz doğru bir şey yapıyoruz ama Alman kamuoyu bu endişeleri taşıdığı için VW de böyle bir karar aldı” diye konuşuyor.

Askeri operasyonların sona ermesinin ardından VW yatırımının tekrar gündeme geleceğini ve kaldığı yerden devam edeceğini vurgulayan Kanca, “Bu nedenle ben endişeli değilim” diyor.

"Yaptırım listesinin ucu açık bırakıldı”

Türk iş dünyasının oyuncuları, şimdilik söz konusu yaptırımların ticarete darbe vurmasını beklemiyor. Ancak uzmanlara göre, Türkiye ekonomisindeki mevcut sıkıntılar yaptırım kararları sonrasında ağırlaşmaya devam edecek.

Cengiz Aktar
Siyaset bilimci Cengiz AktarFotoğraf: privat

DW Türkçe’ye konuşan Atina Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Aktar'a göre, Trump’ın ABD Temsilciler Meclisi ve Senato’dan çıkacak daha sert bir yaptırım paketini engellemiş olsa da, açıklanan yaptırımlar içerisinde stratejik bakanlıkların ve bizzat bakanların yer alması dikkat çekici. 

"En önemlisi, yaptırım listesinin ucunun açık bırakılmış olması” diyen Prof. Aktar, "Bunun hem ekonomide hem de siyasette etkileri ağır olabilir. Ayrıca gelen tepkilere de bakınca, Türkiye’ye karşı geniş bir ‘ortak akıl’ şekillendiğini görüyoruz” diye konuşuyor. Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığına karşı Arap ülkelerinden Çin’e, Avrupa’dan ABD’ye bir ‘uluslararası koalisyon’ oluştuğuna dikkat çeken Aktar, şöyle konuşuyor:

“Türkiye’de Erdoğan rejimi ortaya çıkan tabloya karşı daha üst perdeden konuşmaya devam ettikçe, ekonomide ve diplomaside işler daha da kötüye gidecektir. Zaten ekonomi durmuş vaziyetteydi. İşsizlik yükseliyor, yeni yatırım yok, enflasyon çıkışta. Merkez Bankası’nın suni önlemleri ekonomiyi iyileştirmeye yetmiyor.”

“Türkiye, Batı ittifakından dışlanıyor”

ABD yaptırımlarının açıklanmasından sonra, gerek piyasalarda gerekse iş dünyasında önümüzdeki günlerde Avrupa Birliği ve Arap Birliği’nden, yeni yaptırım kararları alınıp alınmayacağı yakından takip edilecek.

DW Türkçe’ye konuşan Sabancı Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Uzmanı Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu'na göre, ABD’nin hamlesi ve AB ülkelerinin Türkiye’ye silah satışını durdurması, Türkiye’nin Batı ittifakından hızla dışlandığına işaret ediyor.

Ersin Kalaycıoğlu
Sabancı Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Ersin Kalaycıoğlu Fotoğraf: privat

ABD’nin söz konusu yaptırım paketi ile müttefiki olan Türkiye ile ilişkilerinin değişmekte olduğunu tüm dünyaya ilan ettiğini dile getiren Prof. Kalaycıoğlu, “Bunun anlamı da aslında Türkiye’nin Avrasya eksenine doğru kayışının hızlanmasını bekleyebiliriz. Böylesi bir yöneliş ABD ve AB’de Türkiye ile iş yapan şirketleri, finans kurumlarını ve bankaları da yeni dönemde farklı pozisyon almaya itecektir” diye konuşuyor.

Kalaycıoğlu, Türkiye’nin siyasi olarak da ABD ve AB ile yol ayrımında olduğuna işaret ediyor. Türkiye’nin içinde bulunduğu batı eksenli ittifakları içerisinde dışlanmaya başladığını ve halihazırda yeni bir ittifakın içinde yer alamadığını anlatan Kalaycıoğlu, şunları söylüyor:

“Türkiye’nin dünyadaki yerini değiştirecek gelişmeler yaşanması, iç politikada çok ağır depremlere neden olabilir. Kopenhag ve Maastrcht kriterlerine tamamen elveda denmesi, Gümrük Birliği’nin askıya alınması gibi tehlikeler önümüzde duruyor.”

Aram Ekin Duran / İstanbul

© Deutsche Welle Türkçe