Güvenlikte zirve değişti

Almanya’nın en önemli iki güvenlik birimi Federal Polis Teşkilatı ile iç istihbarat birimi Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın yönetimi değişti. Hrıstiyan Sosyal Birlik partili İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich’in tartışmalı atama kararı, çarşamba günkü bakanlar kurulu toplantısının ardından resmen yürürlüğe girdi. Karar uyarınca Federal Polis Teşkilatı Başkanlığına Dieter Romann, Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanlığı görevine de Hans-Georg Maassen getirildi.

Friedrich’in kararıyla ve gerekçe gösterilmeden erken emekliliğe gönderilen Federal Polis Teşkilatı eski başkanı Matthias Seeger İçişleri Bakanlığı’nın kararını ‘onursuzca ve utanç verici’ olarak nitelendirerek sert tepki göstermişti. Seeger’in yerine atanan Romann ise İçişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Şube Başkanı olarak görev yapıyordu. Muhalefet partileri ve polis sendikaları Friedrich’in Almanya’nın en büyük emniyet biriminde yaptığı bu yönetim değişikliğini siyasi olmakla eleştirmişti.

Neonazi cinayetlerinin gölgesi

İç istihbarat teşkilatındaki görev değişikliğinde ise Neonazi cinayetleri soruşturma sürecinde yapılan hata ve ihmallerin büyük rolü bulunuyor. 2000-2007 yılları arasında sekizi Türk on kişinin ölümünden Nasyonal Sosyalist Yeraltı adlı terör hücresinin sorumlu olduğu, daha geçtiğimiz yıl kasım ayında tesadüfen ortaya çıkmıştı. Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından izlenmelerine rağmen hücreyi oluşturan üç Neonazinin 1998 yılında ortadan kaybolması ve işlenen on cinayete rağmen 13 yıl boyunca bulunamaması, istihbarat birimlerini zan altında bırakmıştı. Neonazilere ait istihbarî bilgilerin arşivlerden silindiğinin ortaya çıkması tartışmaları daha da alevlendirmiş ve bazı eyalet teşkilat başkanlarının yanı sıra 12 yıldır görevini yürüten Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm da görevden ayrılmıştı.

Erken emekliliğini isteyen Fromm'un yerine atanan Maassen de İçişleri Bakanlığı'ndan bir isim. Maassen İçişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Birimi Başkanlığı görevini yürütüyordu. Maassen Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı olarak yaptığı ilk açıklamada, teşkilatı mümkün olduğunca verimli ve modern hale getirmeyi hedeflediğini, aşırı uçlar, terör ve casuslukla mücadeledeki zorlukların ancak bu şekilde göğüslenebileceğini belirtti. Maassen Bild gazetesine verdiği demeçte ise Neonazi cinayetleri soruşturma sürecinde imha edilen evrakla ilgili olarak, “Olayların tümünün aydınlatılması gerek. Münferit çalışanların belgeleri tek başına silememesi için net mekanizmalara ihtiyacımız var” diye konuştu.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa, BK/EC