Almanya yabancı işgücünden medet umuyor

Almanya vasıflı işgücü sıkıntısı çekiyor. Sadece akademisyenlik isteyen işler değil ama yüksek teknik yeterlilik gerektiren meslek dallarında da eleman açığını yerli kaynaklardan kapatamayan Alman işletmeleri artık yüksek vasıflı yabancı işgücünden medet umuyor.

Orta ölçekli bir baskı makinesi fabrikasının çıraklık eğitiminden sorumlu personel şefi olan Jochen Mann boştaki 30 mesleki eğitim kontenjanına uygun gençleri bulmakta zorlandıklarını söylüyor. ‘Her yere iki kişi başvuruyor. Başvuru sayısı açısından sıkıntımız yok. Asıl problem, uygun genç eleman bulamamak', diyen Mann adaylarda teknik yetenek aradıklarını anlatıyor. 30 kişilik meslek eğitimi kadrosundaki sekiz yeri mekatronikçilere ayıran bu Doğu Alman işletmesi fizik notu iyi olan elemanlara önem veriyor. Çoğu adayın kendine fazla güvendiğini ifade eden eğitim bölümü sorumlusu, yetenekli Alman gençlerini bu mesleğe kazandırmaya mecbur olduklarını, çünkü işletme yapısının yabancı elemanları entegre etmeye elvermediğini söylüyor. Jochen Mann meslek lisesinden gelen Alman gençlerinin, aradıkları vasıflara uygun olmamasından şöyle yakınıyor: “Çoğu mekatronikçi olmak istiyor ama bu işe yatkın değiller. Mülakatlarda ve testlerde, öncelikle matematiklerinin zayıf olduğunu, yetenek ve bilgi düzeylerinin standartlarımızın altında kaldığını görüyoruz. Tecrübelerimiz, aradığımız vasıflara uymayan işgücü çalıştırmanın uzun vadede kötü sonuç verdiğini ortaya koyuyor. Bu nedenle çıtayı yüksek tutuyoruz.”

Yüksek okul diploması aranmayacak

Alman İş Kurumu, üstün nitelikli yabancı işgücünün Alman işletmelerine entegre edilemediği görüşüne katılmıyor. Kurumun hazırladığı ve yüksek okul diploması gerektirmeyen 19 iş kolunu kapsayan liste, Avrupa Birliği dışından gelen yabancıların Alman çalışma hayatına kazandırılmasını kolaylaştırıyor. Kurumun temsilcisi Frauke Wille, şimdiye kadar sadece akademisyenlere uygulanan kolaylığın teknik branşlar başta olmak üzere artık sadece uzman işçilik şartının arandığı iş kollarında da uygulandığını anlatıyor. Wille, “Önce bir darboğaz analizi hazırlıyoruz. Bu program yüksek okul mezunu yabancı mühendis ve hekimleri kapsıyor. Bir de ‘pozitif listemiz' var. Çalışma yasalarına göre hazırlanan bu liste, yüksek tahsilli olmayıp, uzman işgücü vasfını kazanmış yabancıları ilgilendiriyor”, diyor.

Şimdiye kadar mavi kart uygulamasıyla, doldurulamayan akademisyenlik mesleklerine yabancı eleman getirilebiliyordu. Pozitif listenin üçüncü ülkelerden Almanya'ya göç etme imkânını genişlettiğini belirten Wille, teknisyen, tesisatçı ya da bakım hizmetlerinde çalışanların da Almanya'da iş bulabileceğini ve Almanya hükümetinin de bu yasa uyarınca göçmenlere kolaylık sağlayacağını belirtiyor.

İki ayrı uygulama başlatıldığını belirten İş Kurumu uzmanı, pozitif liste yabancılar yasası bünyesindeki bir kararname ile düzenlendiğini ve ilgili yasanın getirdiği bir yenilik olduğunu hatırlatıyor ve “Özelliği sadece bu listede yer alan meslek dallarında yabancı işgücünün Almanya'ya getirilmesidir”, diyor.

Darboğazlar yabancıyla aşılacak

Ekonomik araştırma enstitüleri bu uygulamanın Almanya'nın ihtiyaçlarına uygun olduğunu, ancak eleman sıkıntısı çekilen 93 meslek grubundan 74'ünün bu listede yer almadığına işaret ediyor. Örneğin geçen yıl elektro teknik branşındaki her yüz boş yere sadece 94 eleman başvurmuştu. Federal İş Kurumu bu eleştirileri geri çeviriyor ve ellerindeki normların gerçek darboğaza işaret etmesi durumunda, yüksek okul mezunu olmayan yabancı işgücüne Almanya'da çalışma kolaylığı sağlandığını hatırlatıyor.

Frauke Wille vasıflı eleman sıkıntısını azaltmak için stratejik çalışmalar yaptıklarını ve Avrupa Birliği ülkelerinden sağlanması mümkün olmayan sağlık personelini getirtebilmek için birçok Asya ülkesiyle anlaşma imzaladıklarını belirtiyor. İş Kurumu temsilcisi aynı zamanda, Almanya'daki değerlendirilmeyi bekleyen işgücü potansiyeline de değinerek, atıl işgücünün eleman sıkıntısı çekilen işlere kazandırılması için kurum bünyesinde kapsamlı çalışmalar yapıldığını anlatıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Christian Ignatzi / Ahmet Günaltay

Editör: Beklan Kulaksızoğlu