AB'yi neler bekliyor?
27 Aralık 2013AB sürekli bir değişim içinde, adeta bir 'yapı çalışması' altında. Bu değişim sürecinde bazı bölümler sökülüp atılırken, bazıları yeniden yapılandırılıyor. Bu noktada finansal sorumluluk ve taleplerin dengeli bir şekilde dağılımı ise büyük bir önem taşıyor.
Avrupa'da krizler sürerken şüpheler ve reddedişler de artıyor. Bu durum kendini gelecek mayıs ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde gösterebilir. Yıllar içerisinde seçime katılım oranı gitgide düştü. Fakat bu sefer milletvekilleri farklı seçim taktikleri deneyerek televizyonlarda boy gösteriyorlar.
Euro karşıtı birlik
AB karşıtı görüşleriyle bilinen "Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP)", Fransız "Ulusal Cephe" veya "Almanya için Alternatif" gibi partiler 'daha az Avrupalılık' taleplerini artık daha yüksek bir sesle dile getiriyorlar. Peki bu partiler, Avrupa Parlamentosu (AP) çatısı altında Euro karşıtı bir birlik oluşturmayı başarabilir mi? Gelecek AP seçimlerinin en önemli sorularından biri bu.
Milyarlık yardım paketleri, krizden yorgun düşmüş Euro Bölgesi'ne istikrar getirdi. Yardımlar ve radikal reformlar sayesinde İrlanda'nın Kurtarma Şemsiyesi'ne ihtiyacı kalmadı. Diğer ülkelerdeyse konsolidasyon adımları daha yeni atılıyor. Ancak Fransa'nın ekonomik küçülme döneminin süreceği tahmin ediliyor.
Bankacılık Birliği
Birlik içindeki ekonomik krizi yönetmek için başarılı planlar ortaya atıldı. Bankacılık Birliği'nin hayata geçirilmesi ile zayıf durumdaki bankaların devlet kasasına yük olması engellenmeye çalışılacak. Böylece, kurtarma paketlerine aktarılan para vatandaşın cebinden çıkmayacak. Sistemle, bankacılık sektörünün daha iyi denetlenmesi ve olası iflas tehditleri karşısında da zamanında alarm zillerinin çalınması planlanıyor.
Ortak pazarın güçlenmesinden en çok AB'deki 26 milyonu aşkın işsiz kazançlı çıkıyordu. Kriz döneminde Troyka'nın kriz ülkelerini uygulamaya mecbur bıraktığı sıkı tasarruf politikaları, işsizliği artırdığı gerekçesiyle sert eleştirilere maruz kaldı. Ufukta Brüksel'den bir yardım da görünmüyor. Kriz ülkelerindeki işsiz gençlere yeni AB programları ile yardım edilmesi amaçlanıyor.
Küresel rekabette ayakta kalabilmek için AB, ekonomisini güçlendirmek zorunda. Bu yolda Komisyon, açık ortak pazara ve üçüncü ülkelerle imzalanan serbest ticaret anlaşmalarına bel bağlıyor. Fakat rekabet gücünün artırılmasının yolu, her ülkenin kendi ekonomisini güçlendirmesinden geçiyor.
Telefon ve internet bağlantısı verileri
AB'de hala telefon ve internet bağlantısı bilgileri iki yıla kadar kaydedilebiliyor. Avrupa Topluluğu Adalet Divanı yeni yılın başında kişisel verilerin korunmasına ilişkin bu yasa hakkında karar verecek. Yasanın büyük ihtimalle kaldırılması bekleniyor zira aralık ayında yayınlanan, ATAD için hazırlanan hukuki bilirkişi raporuna göre bu denli uzun kayıt süresi özel hayatın korunmasına dair temel hakkı ihlal ediyor.
AB'nin göç ve mülteci politikaları eleştirilerin odağında. Güvenlik arayışında olan insanlara sınırlarını kapatan AB, bu yıl içerisinde yüzlerce göçmenin Akdeniz açıklarında boğulmasına rağmen, politikasını değiştirmeyi reddetti. 2014'te AB göçün kaynağı olan ve transit konumdaki ülkelerde işbirliğine gitmeyi planlıyor. Önemli noktalar ise kalkınma yardımları ve daha etkili geri dönüş politikaları.
© Deutsche Welle Türkçe
Sabrina Pabst / Aslı Polatdemir
Editör: Başak Özay