1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa Parlamentosu‘ndan CETA’ya yeşil ışık

15 Şubat 2017

Bir süre önce Kanada ile AB arasında imzalanan Kapsamlı Ekonomi ve Ticaret Anlaşması (CETA) Avrupa Parlamentosu’nun onayından geçti. Ancak yüzlerce kişi Parlamento önünde CETA’yı protesto etti.

https://p.dw.com/p/2XcrT
Frankreich CETA Protest in Straßburg
Fotoğraf: DW/B. Wesel

AB ile Kanada arasındaki ticari sınırları kaldırmayı ve mal ticaretini kolaylaştımayı amaçlayan Kapsamlı Ekonomi ve Ticaret Anlaşması (CETA) Avrupa Parlamentosu’nda kabul edildi. Oylamada 408 milletvekili anlaşmaya "kabul" oyu verirken, 254 milletvekili "ret" oyu kullandı. 33 milletvekili de çekimser kaldı.

Avrupa Parlamentosu’ndaki muhafazakârlar, liberal ve sosyal demokratlar anlaşmaya kabul oyu verirken sol kanat, aşırı sağ ve AB karşıtları ise anlaşmaya karşı oy kullandı.

Avrupa Parlamentosu’nun onayından geçen serbest ticaret anlaşmasının bir kısmı geçici olarak yürürlüğe girebilecek. Ancak anlaşmanın tamamen yürürlüğe girebilmesi için AB’deki bölgesel ve ulusal 38 parlamentonun da onayından geçmesi gerekiyor. Bu sürecin yıllar alabileceği tahmin ediliyor.

Frankreich Demo gegen CETA vor dem Europaparlament in Straßburg
Fotoğraf: Getty Images/AFP/F. Florin

Parlamento önünde protesto

Avrupa Birliği ve Kanada, yıllarca üzerinde çalışılan CETA serbest ticaret anlaşmasını, bir süre Belçika’daki Valon Bölgesi’nin muhalefetine takıldıktan sonra ekim ayında imzalamıştı.

Diğer yandan Avrupa Parlamentosu önünde yüzlerce kişi CETA’yı protesto etti. Göstericiler "CETA’yı durdur", "Hormonlu et mi? Teşekkürler almayayım" gibi dövizler taşıdı. 

Gümrüklerin kaldırılıp standartların uyumlaştırılmasıyla her iki tarafa da avantajlar kazandıracak olan serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili müzakereler 2009 yılında başlatılmıştı. CETA'dan yana olanlar serbest ticaretin ekonomik büyümeye katkıda bulunacağını savunurken, anlaşmaya karşı çıkanlar CETA'nın tröstlerin işine yarayacağını ve Valon  bölgesi gibi ekonomik yapısı zayıf bölgeleri dezavantajlı duruma düşüreceğini öne sürüyorlar.   

©Deutsche Welle Türkçe 

DW/Afp, BD/BÖ