Ayrımcılığa 10 bin Euro tazminat

Almanya’nın Wiesbaden kentindeki İş Mahkemesi'nde görülen davada, mahkeme heyeti, işverenin, Şule Eisele'ye doğumdan önce sürdürdüğü işini iade etmesine ve 10 bin Euro tazminat ödemesine hükmetti. Kararda, hamile kalmasının ardından işi elinden alındığı için çalışanın dezavantajlı duruma düşürüldüğü belirtildi.

Mahkeme heyeti karara, çalışana "annelik", dolayısıyla da cinsiyet nedeniyle ayrımcılık uygulanmış olmasını gerekçe gösterdi. Davacının yeni işinin eskisiyle aynı değerde olması nedeniyle maddi zararın telafi edildiği, bu nedenle tazminat tutarının 10 bin Euro olarak belirlendiği ifade edildi. Bu, Almanya'da şimdiye kadar Genel Eşitlik Yasası'na dayanarak açılan davalarda ödenmesine hükmedilen en yüksek tazminat bedeli.

Avukatlar temyize gidecek

Eisele’nin talep ettiği tazminat miktarı ise 500 bin Euro idi. Davacı Şule Eisele'nin avukatı Prof. Dr. Klaus Michael Alenfelder, davadan önce rekor tazminat talebini "bu tür davalarda tazminat caydırıcı olmalı" sözleriyle açıklamıştı.

Prof. Dr. Alenfelder, kararın ardından yaptığı açıklamada ise 500 bin Euro tazminat talep edilen bir davada, işverenin 10 bin Euro tazminat ödemeye mahkum edilmesini 'gülünç' olarak niteledi. Alenfelder, bu nedenle kararı temyize götürmek istediklerini belirtti.

Genel Eşitlik Yasası nedir?

Genel Eşitlik Yasası, etnik köken, cinsiyet, inanç, dünya görüşü, cinsel tercih, engellilik ve yaş gibi unsurlar nedeniyle uygulanan her tür ayrımcılığın önüne geçilmesini öngörüyor. Yasanın ihlal edilmesi halinde, ayrımcılık mağdurları işverenlerinden maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabiliyor.

Yasanın Almanya'da 2006 yılında yürürlüğe girmesinden bu yana, Federal Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi'ne konuyla ilgili 2.761 başvuru yapıldı. Başvuruların yüzde 25,7'sini cinsiyet, yüzde 26,3'ünü engellilik nedeniyle uygulanan ayrımcılık oluşturuyor. Etnik köken nedeniyle ayrımcılığa uğradığını ileri sürenlerin oranı ise yüzde 14,1 düzeyinde kaldı.

Eisele’nin başvurusu

Almanya'da R+V Versicherung adlı sigorta şirketinde çalışan Türk kökenli Şule Eisele, ikinci çocuğunu dünyaya getirmeye hazırlanırken, yasaların öngördüğü sürenin ardından işine geri dönmek üzere, doğum ve annelik iznine ayrılmış, ancak doğumdan sonra işine döndüğünde ise Eisele, daha az kazançla başka bir şubeye atandığını öğrenmişti.

Şule Eisele, bunun üzerine hamile kalmasının ardından pozisyonunun elinden alınması ve çalışma koşullarının kötüleştirilmesini neden göstererek, “cinsiyet ve etnik köken nedeniyle ayrımcılık uyguladığı' gerekçesi ile işverenini, Almanya'da 2006 yılından bu yanan yürürlükte olan Genel Eşitlik Yasası'na dayanarak mahkemeye verdi.

Dava Almanya'da özellikle 500 bin Euro'luk rekor tazminat talebi ile gündeme geldi. Deutsche Welle'ye konuşan Eisele, kendisini dava açmaya iten nedenleri "Bu kararı vermek kolay değildi. Ayrımcılık her gün oluyor, ama kimse buna tepki göstermiyor. Ya onlardan biri olacaktım, ya da buna karşı çıkıp yeni kanundan faydalanacaktım” sözleriyle açıklamıştı.