1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Bankalar krize dayanır mı?

27 Ekim 2014

Euro Bölgesi’ndeki büyük ticari bankaları denetleme yetkisi 4 Kasım’da Avrupa Merkez Bankası’na (AMB) geçiyor. Yeni denetleme ve düzenleme rejimi yürürlüğü girmeden hemen önce AMB büyük bankları stres testine tabi tuttu.

https://p.dw.com/p/1DcrB
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Test kapsamına alınan eilen 130 bankadan 25'inin sınavı verememesi yüzünden finans piyasalarında panik çıkmadı. Sonuçların beklendiğinden daha kötü çıkmamasının yarattığı rahatlama da uzun sürmedi. Alman birleşik borsa endeksi DAX üzerindeki etkisi bir saat sonra kayboldu. Münih'teki ifo enstitüsü saat onda özel sektör güven endeksini açıkladı. İş dünyasının sanıldığından da kötümser çıkması, stres testinin hisse senetleri üzerindeki olumlu etkisini sıfırladı.

Kriz alternatifleri sınanmadı

Stres testinin fazla ciddiye alınmamasında, sonuçların bankaların ne kadar sağlıklı olduğu hakkında tam fikir vermemesinin rol oynadığını belirten Hohenheim Üniversitesi öğretim üyesi Profesör Hans-Peter Burghof öncelikle bankaların krizlere dayanıklılığının ölçüldüğü testin ikinci bölümünün yetersizliğine işaret ediyor: Burghof, “Test belli bir senaryo üzerine kurulmuş. Ama bambaşka bir kriz durumunda ne olabileceği test edilmemiş”, diyor.

Martin Faust
Martin FaustFotoğraf: Frankfurt School of Finance

Frankfurt School of Finance adlı özel yüksek okulun öğretim üyelerinden Martin Faust ise, banka bilançolarının test edildiği birinci bölümün gerçekçi olduğu görüşünde.

Bu bölümde bankaların verdiği krediler incelenip bilançodaki değerinin ne kadar gerçekçi olduğu sınandı.

Stres testinde Alman bankalarının gemi, İspanyol Ankalarının ise gayrı menkul kredileri büyüteç altına alındı ve geri dönmesi tehlikede olan 880 milyar Euro'luk kredi bulundu. Bu meblağ bankaların verdiği rakamın oldukça üzerindeydi. Bankacılık uzmanı Martin Faust, bankaların son yıllarda öz sermayelerini arttırarak batık kredilere karşı önlem aldığını ancak tehlikedeki kredileri bilançolarından çıkarmadığını söylüyor:

“Kredi alan işletme ödeme gücünden yoksun. Bilançolardaki emlâk kredilerinin çoğu karşılıksız. Bilançoyu sarsabilecek işletme kredileri de bankacıları endişelendiriyor.”

Ekonomik reformlar olmadan bankalara güvenmek zor

Faust krediler yüzünden zarar etme riskinin yüksekliğini Euro bölgesinin kriz ülkelerindeki ekonomik durumun kötülüğüne bağlıyor. Maliyeci Burghof da öncelikle, hiçbir yapısal probleme el atılmamış olan İtalya'nın büyük endişe kaynağı olduğunu söylüyor. Burghof'a göre, İtalya'da sadece bankalar değil, devlet bütçesi ve istihdam piyasası perişan durumda. Zaruri reformlar bir türlü başlatılamıyor.

Hans-Peter Burghof
Hans-Peter BurghofFotoğraf: picture-alliance/dpa

Bu nedenle testi geçemeyen 25 bankadan 9'unun İtalyan olması kimseyi şaşırtmadı. Hatta testte, İtalyan devlet tahvillerinin büyük bölümünün yerli bankaların kasasında yattığı hesaba katılmadığı halde. Devlet tahvillerinin sağlam olduğu varsayıldığı için öz sermaye karşılığı bulundurulmadığını belirten Martin Faust 2012 yılında Yunanistan'daki özel yatırımcının alacağının yarısından feragat etmek zorunda kaldığını hatırlatıyor ve borçların yeniden tıraşlanmasının Yunan bankalarını batırabileceğini dile getiriyor.

Bankacılık uzmanı Martin Faust'a göre Avrupa bankaları bilanço hacmine oranla çok az kâr ediyor ve bankacılık branşındaki yapısal problemlere Euro Bölgesi'nde çok fazla banka olmasını da eklemek gerekiyor. Gerçekten de Almanya'da ekmek fırınından fazla banka şubesi faaliyet gösteriyor.

AMB'nin stres testi de sadece bankaların varsayımlara dayalı anlık durumunu yansıtıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Zhang Danhong