Bayrak yakmak Almanya'da suç mu?
12 Aralık 2017Almanya'da düzenlenen eylem ya da yürüyüşlerde eylemcilerin yüzünü gizlemesi ya da tanınmayacak şekilde giyinmesi yasak. Şiddet uygulamak ya da şiddet tehdidinde bulunmak da aynı şekilde asayişi bozma suçu sayılabiliyor. Ancak öte yandan protesto gösterileri fikir özgürlüğü açısından Alman yasalarında önemli bir yer tutuyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın geçen hafta Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kararı sonrasında Berlin'de farklı eylemler düzenlendi ve bu eylemlerde İsrail bayrakları yakıldı. Ancak ABD Büyükelçiliği önünde hem geçen cuma akşamı düzenlenen eylem, hem de pazar akşamı 2 bin 500 kişinin katıldığı protesto yürüyüşü Almanya'da eleştirilere yol açtı.
Alman hükümet sözcüsü Steffen Seibert hafta başında yaptığı açıklamada, düşünce ve ifade özgürlüğünün "antisemitik taşkınlıklara, kışkırtmalara ve şiddete açık çek" şeklinde yorumlanamayacağının altını çizdi. Başbakan Angela Merkel ise her türlü antisemitik ve yabancı düşmanlığının karşısında olduklarını belirterek "hukuk devletinin sunduğu bütün olanakların bu tür davranışlarla mücadele edeceğini" söyledi.
Peki Merkel'in sözünü ettiği hukuk devletinin sunduğu olanaklarla kastedilen nedir?
Cezai yaptırım söz konusu değil
Alman yasalarına göre İsrail bayrağının yakılmasının cezai bir yaptırımı pek mümkün değil. Alman Ceza Yasası'nın 104. maddesi, "kamusal alanda yabancı bir ülkenin bayrağına zarar verenlerin para ya da iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilmesini" öngörüyor. Ancak bu bir koşula bağlı. Zarar verilen belirli bayrak örneğin daha önce bir elçilik binasında asılmışsa bu madde devreye giriyor.
Ancak Berlin'deki protestolarda yakılan bayraklar eylemcilerin kendi getirdikleri ve kendi boyadıkları bayraklardı. Berlin emniyetinden Thomas Neuendorf, "Bu durumda cezai bir durum yok" diyor. Ancak Alman polisi yine de belli şartlar belirleyerek bayrak ya da kukla gibi objelerin yakılmasını yasaklayabiliyor. Bu yasağa uymayanlar da düzenlemeye aykırı davranıştan para cezası ödemek durumunda kalabiliyor.
Berlin'deki gösterilerde de bu yaşanmıştı. Eylemler esnasında tutuklanan on kişiye bayrak yakmaktan değil, düzenlemeye aykırı davranıştan dolayı soruşturma başlatıldı.
Halkı galeyana getirme neleri kapsar?
Berlin'deki eylemciler İsrail bayrağını yakmanın yanı sıra "çocuk katili İsrail" ya da "kadın katili İsrail" gibi sloganlar attıkları için de sert bir dille eleştirildi. Berlin Belediye Başkanı Michael Müller, polisin "her türlü suç eylemini ve bu suç eylemi işleyen protestocuları dağıtacağını" söylemişti.
Ancak Müller'in bu açıklamasının Alman yasaları çerçevesinde hayata geçirilmesi pek de olası görünmüyor. Berlin Polisi'nden Thomas Neuendorf atılan sloganların Ceza Kanunu'nun 130. maddesi uyarınca "halkı tahrik etme kapsamında görülemeyeceğini" ifade etti. Neuendorf, "Atılan sloganlar ifade özgürlüğü kapsamına girer" diye konuştu.
"Halkı tahrik etme" suçu yalnızca Almanya'da yaşayan bir gruba yönelik nefret söylemi durumunda söz konusu olabiliyor. Neuendorf, "Örneğin kipa ile dolaşan Yahudi bir vatandaş mensup olduğu din nedeniyle saldırıya uğrar ya da küfürle taciz edilirse bu söz konusu olabilir" diyor ve ekliyor: "Eğer karalamaya yönelik sloganlar ya da yakılan bayrakların hedefinde Almanya'da yaşayan Yahudiler değil de İsrail devleti varsa bu ifade özgürlüğü kapsamında kalır."
Leonie Hammerstein
© Deutsche Welle Türkçe