1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Benim adıma kimseyi öldürmesinler'

26 Ağustos 2014

Nazi toplama kamplarından sağ kurtulmayı başarmış olan 91 yasındaki Yahudi Edith Bell İsrail'in Gazze saldırılarını 'soykırım' olarak nitelendirdi.

https://p.dw.com/p/1D1Wu
Fotoğraf: privat

İsrail’e karşı Yahudi cemaati içinden gelen tepkilere bir yenisi 91 yaşındaki Edith Bell’den geldi. Anne ve babası Alman toplama kamplarında katledilen Bell, kendi de Theresienstadt ve Auschwitz kamplarından sağ olarak kurtulmayı başarmış bir kadın. Nazilerin Yahudilere uyguladıkları soykırımın, şu an Gazze’ye saldırmak için bir bahane olarak kullanılmasından çok büyük rahatsızlık duyduğunu ifade eden Bell, hayatı boyunca dünyada hiç kimsenin savaşlarda ölmemesi için mücadele verdiğini belirtti. Deutsche Welle’ye konuşan Bell, ‚Amerikan Hükümeti’nin İsrail’e verdiği desteği bitirmesini istiyor musunuz?‘ sorusuna, "Evet istiyorum" yanıtını vererek, silahların susmasını, tüm taraflarla görüşmeler yürütülmesini, Gazze’ye insani yardım yapılmasını ve Amerika Birleşik Devletleri ile İsrail’den hesap sorulmasını talep etti.

Edith Bell’e göre İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları ‘soykırım’ olarak değerlendirilmeli çünkü insanlar tamamen suçlu suçsuz ayırımı yapılmadan öldürülüyor. Bir halkın toplu şekilde katledildiğini ifade eden Bell, yıllar önce İsrail’de yaşayan bir yeğeni ile girdiği tartışmada, yeğeninin 'Amerikalılar da Kızılderilileri öldürmüştü' diyerek kendini savunduğunu, bunun da doğru olmakla birlikte iki yanlışın asla bir doğru yapamayacağını vurguladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, ‘İsrail’in kendini savunma hakkı vardır, buna saygı duyuyoruz’ sözlerini de değerlendiren Bell’in bu konudaki tavrı da çok net. 'Kendini savunma' gerekçesinin doğru olmadığını belirten Bell, İsrail'in Ortadoğu’nun en güçlü ülkesi olduğunu, buna karşı Gazze’deki Filistinlilerin ordusunun, hava kuvvetlerinin, deniz gücünün ve İsrail ile mukayese edilebilecek silahlardan yoksun olduğunu ifade etti. Gazze halkının mütemadiyen bir kuşatma altında yaşadığını kaydeden Edith Bell, insanların evlerinden, suyun, gıdanın, ilacın ve elektriğin yetersiz olduğu mülteci kamplarına sığınmak zorunda kaldıklarını ve şimdi buralardan da kaçmak zorunda bırakıldıklarını dile getirdi.

Şans eseri toplama kamplarından sağ olarak kurtulan 1923 Hamburg doğumlu Edith Bell, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra önce İsrail’e, 1954 yılında da Amerika Birleşik Devletleri’ne göç etmiş bir isim. Bell bugün hala dünya çapında savaş ve baskıların sona ermesi için faaliyetlerde bulunuyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Gero Schließ