Berlin'de Hrant Dink anıldı

Almanya'nın başkenti Berlin’deki Maxim Gorki Tiyatrosu'nda gazeteci Hrant Dink'i anma gecesi Almanya ve Türkiye’den çok sayıda politikacı, yazar ve sanatçı katılımıyla 10'uncu kez düzenlendi. Yeşiller Partisi Milletvekili Claudia Roth ve yönetmen Fatih Akın gibi politika ve sanat dünyasından isimlerin de aralarında bulunduğu seyirciler, Hakan Savaş Mican, Arsine Khanjian ve Can Dündar’ın birlikte hazırladığı, Hrant Dink’in hayatının önemli noktalarını anlatan okumalı gösteriyi büyük ilgiyle izledi.

Gecede iki okuyucu, biri kadın, diğeri erkek piyano eşliğinde Hrant Dink’in yazılarından bölümler okudu. Sahnelenen performansta bir süredir Almanya'da yaşayan Can Dündar da hem Hrant Dink'i tanıyan bir gazeteci olarak kişisel yaklaşımıyla hem de bir anlatıcı olarak Dink'in hayatındaki belirleyici noktalara değindi. Performansta Dink'in yetimhaneye gitmesi, karısı Rakel Dink ile tanışması, TCK'nın 301'inci maddeden yargılanması ve son olarak kurduğu Ermeni gazetesi Agos’un önünde arkasından üç kurşun sıkılarak öldürülmesini anlatıldı.

Dündar anlatısını Türkçe yaparken, iki oyuncu da okumalarını Almanca yaptı. Üst yazılarla da konuşulanlar Almanca, Türkçe ve İngilizce'ye çevrildi. Gösterinin mizanseni Hakan Savaş Mican, Hrant Dink'in nasıl bir insan olduğunu, onun güzelliğini anlatmak istediklerini söyledi. Mican "Onun hatırasını, bıraktığı mirası canlı tutmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

"Hrank Dink bir sembol"

Berlin'deki devlet tiyatrolarının en küçüğü olan Maxim Gorki Tiyatrosu'nun Türk kökenli müdürü Shermin Langhoff da DW Türkçe'ye "tiyatro olarak on yıldır Hrant Dink’i ölüm gününde andıklarını ve Hrant Dink’in özellikle ırkçılığın ve Dink'in neofaşizmin kol gezdiği bugünlerde bir sembol ve bir örnek" olduğunu söyledi.

Langhoff, "Bizim ütopimiz demokratik olan ve insan haklarının sağlandığı bir toplum yaratmaktır. Sahneden seyircilere doğru gelen ve seyircilerden sahnedekilere giden alkışlar, beni yolumuzda devam etmeye motive ediyor" diye konuştu.

"Gerçeği haykırmak için her mecrayı kullanmalıyız"

Can Dündar ise yaptığı gazetecilikten farklı, bu gece Maxim Gorki'de oyuncuların yanında sahne almasını ise şu sözlerle değerlendirdi:

"Tiyatro bence, yazılacak birçok makaleden daha etkili olabilir. Çünkü sanat yolu ile insanlara ulaşmanın, çok daha yüreklere ve  beyinlere seslenen bir yanı var. O yüzden bence bulabildiğimiz her mecrayı kullanmak zorundayız gerçeği haykırmak için."

Seyircilerin arasında gazeteci-yazar Hayko Bağdat da vardı. Bağdat on yıldır devam eden Hrant Dink davasına ilişkin DW Türkçe'ye "On yıldır aynı şeyleri söylüyoruz. Polis ve derin devlet kavgaları gerçeği açığa çıkarmayacak. Bizim adalet talebimiz var. Katiller devleti ellerine geçirmiş, beyaz bereli bir zihniyet hakim. Ümitli değilim, kızgınım sadece" dedi.

"Jandarma soruşturması ciddiye alınırsa sonuca ulaşılır"

Akşamın onur konuğı ise Hrant Dink’in avukatlarından Fethiye Çetin idi. Çetin, DW Türkçe'ye hala devam eden davaya ilişkin "Suç daha önce nasıl sadece Ergenekon terör örgütüne atılmaya çalışıldıysa, şimdi FETÖ’ye atılmaya çalışılıyor. Ancak suçlular, her iki grubun da içinden çıkıyor ve hatta onları da aşan tepeden bir organdan. Ancak jandarma soruşturması ciddiye alınırsa bir neticeye ulaşılabilir" şeklinde konuştu.

Çetin, ancak devlet kendi arasında kavga ettiğinde bazı şeylerin ortaya çıktığını söyledi ve "Kamu bu davanın arkasını bırakmadı, ben kamuya güveniyorum" şeklinde konuşup umutlu olduğunu da vurguladı.

© Deutsche Welle Türkçe

Ceyda Nurtsch / Berlin