Bilinmeyen Müslümanı anlatmak
14 Ocak 2011Almanya Kültür Konseyi, İslam ve Müslümanlıkla ilgili geniş kapsamlı bir araştırma hazırladı. Müslman kesimden yazarlar ve temsilcilerle yapılan işbirliği sonucu hazırlanan araştırma, son aylarda Müslümanlara karşı hızla artan önyargılara son vermeyi amaçlıyor.
Önyargıyla yaklaşılan, yanlış tanınan ve çok az bilgi sahibi olunan Müslüman tipinin yerine, kültürüyle ve yaşam tarzıyla gerçek Müslümanın tanınması hedefleniyor. 50 yazarın görev aldığı "İslam, kültür ve siyaset" başlıklı araştırma dosyası, Almanya'da Müslümanlarla birlikte yaşam tartışmalarını da daha somut hale getirecek.
"Kültür zenginliğine dikkat çekiliyor"
Almanya'da yaklaşık dört milyon Müslüman yaşıyor. Almanya Kültür Konseyi Başkanı Olaf Zimmermann, “Dosya daha ziyade Müslümanlığın bilinmeyen yanıyla ilgili. Konu aslında son aylarda tartıştığımız ancak gerçekte gerekli bilgilere sahip olmadığımız ve bu nedenle tartışmanın derinine inemediğimiz bir konuyla ilgili” diyerek, hazırlanan araştırma dosyasının, Almanya'da İslam'ın yarattığı kültür zenginliğine dikkat çekmeyi ve toplumdaki "ötekileştirmeyi" engellemeyi hedeflediğini belirtti.
Almanya'da İslam ve Müslümanlığa dair önyargıları kırılmak ve bilinmeyen gerçekleri gözler önüne sermek için hazırlanan bilgilendirme dosyasında, ilahiyatçılar ve Müslüman yazarlar görev aldı.
Bu gruba, dosyada Alman üniversitelerindeki İslam dersleriyle ilgili bilgi veren Almanya Eğitim Bakanı Anette Schavan da yer alıyor. Öte yandan, Almanya Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm, Müslümanlığı kendi kurumunun bakış açısına göre tanımlarken, birçok milletvekili de İslam inancının kendi görev sahalarında ne anlama geldiğine açıklık kazandırıyor.
Siyaset ve kültürü kapsayan 40 sayfalık dosyadan 10 bin adet basıldı. Kitapçık meclise, camilere ve kütüphanelere dağıtılacak. Araştırmanın masrafları Federal Alman Hükümeti'nin Kültür ve Medyadan sorumlu Devlet Bakanı Bernd Neumann ve Robert Bosch Vakfı tarafından karşılandı.
"Almanya Müslümanların bir parçası"
Almanya Müslümanları Merkez Konseyi Başkanı Aiman Mazyek de, her ne kadar hazırlık çalışmaları öncesinde konular ve düzenleme hakkında tartışmalar çıksa da, “Sanırım risk almak işe yaradı. Gerçekten de sadece Müslümanların ve İslam'ın Almanya'nın bir parçası olduğu sonucuna varmadık. Aynı zamanda Müslüman yazarlar çok etkili bir şekilde, Almanya'nın Müslümanların bir parçası haline geldiğini daha doğrusu Almanya'nın kalplerinde hayatlarının bir parçası olduğunu gösterdi" şeklinde konuşarak kitapçığı “iyi bir atılım” olarak yorumladı.
"Sözlü saldırılar son bulmalı"
Almanya Müslümanları Merkez Konseyi Başkanı Aiman Mazyek, 11 Eylül saldırılarından bu yana İslam ve Müslümanlık ile ilgili önyargıyı ve bakış açısını eleştirerek, toplumdan, siyasetten ve medyadan sözlü saldırıda bulunmaktan vazgeçmeleri gerektiğini vurguladı.
"Din özgürlüğünü koruma çağrısı"
Kitapçığın, Berlin Neukölln'deki Şehitlik Camiinde tanıtıldığı gün, Almanya Müslümanları Merkez Konseyi Başkanı Aiman Mazyek ve Alman hükümetinin İnsan Hakları ve İnsani Yardım Sorumlusu Martin Löning de din özgürlüğünü koruma çağrısı yaptı.
Camide biraraya gelen ikili, insanların dinleri nedeniyle şiddete maruz kalmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.Geçtiğimiz hafta Berlin'de düzenlenen cami saldırıları ve Almanya'daki Kıpti Hrıstiyanlarına yapılan baskılar eleştirilirken, devlete, cemaatlere ve sivil topluma bu tür saldırılara karşı mücadele edilmesi talebinde bulunuldu.
© Deutsche Welle Türkçe
Sabine Ripperger / Çeviren: Gezal Acer
Editör: Ahmet Günaltay