Boğaziçi Rektörü Bulu'dan polise destek

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Türkiye'nin gündemindeki Prof. Dr. Melih Bulu, üniversitenin önünde yapılan polis müdahalesiyle ilgili konuştu. Habertürk televizyonunda canlı yayına katılan Bulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektörlük görevine atanmasının ardından düzenlenen protesto eylemine karşı polisin kampüse kendileri tarafından çağrılmadığını söyledi. Bulu, "Polis kampüsün önünde herhangi bir şekilde öğrenci olmayanların girişini durdurmak amacıyla orada yer aldı" ifadelerini kullandı.

"Boğaziçi öğrencisi istediği yerde protesto yapabilir" diyen Bulu, "Benim hoşuma gitmeyen şey şu; diğerlerinin Boğaziçi öğrencisinin içine girmesine öğrenciler nasıl izin verdi anlayamadım. Üniversiteli olmayanlar da var, alakasız insanlar. Burada provokatif bir şey oldu. Anladığım kadarıyla Boğaziçi öğrencisi burada kullanıldı" diye konuştu,

Polisin doğru davrandığını belirten Bulu, sözlerini "Boğaziçili olmayanların oraya girmesi bir filin züccaciye dükkanına girmesi gibi olurdu. Boğaziçililer girebilir ama Boğaziçili olmayanlar sadece işleri varsa girebilir" şeklinde sürdürdü.

"Kırık kapıyı tutturmak için kelepçe takılmış"

Polisin kampüsün giriş kapısını kelepçeyle kilitlediği çok tartışılan görüntülerle ilgili de konuşan Bulu, "Orada çok pratik bir şey var, kapı kırıkmış ve kapıyı tutturmak için kelepçe takmışlar" dedi.

Olayları provokasyona bağlayan Bulu, "Böyle bir provokasyon olacağını öngörmedim, bu olmasaydı biz gayet güzel Boğaziçi'nin standart protest kültürünü görecektik. Ben öğrencilerle konuşacaktım ve bu çözülecekti. Beni tanımıyorlar, tanımayanlar sırtlarını dönüyorlar" diye konuştu.

Bulu, akademik çalışmalarında intihal yaptığıyla ilgili iddiaların ise iftira olduğunu belirterek "Bu teknik bir şeye giriyor, ama benim doktora tezimdeki literatür kısmındaki her şey bir yerden alıntıdır. En sonda da kaynak yazıyor. Tüm dert bazı şeyleri tırnak içine almamış olmam. Kurallar değişir. İşin özü, kaynağı yazmak ki ben de yazmıştım" diye konuştu.

"Niye istifa edeyim"

Bulu, istifa edip etmeyeceği yönündeki soruya ise "Yok canım, niye istifa edeyim? Zaman içinde biz birbirimizi tanıyınca ne kadar verimli çalışacağımızı göreceğiz" dedi.

Göreve atanma sürecini anlatan Bulu, "Bildiğim kadarıyla dokuz aday başvurdu. Daha sonra mülakata alındık. Mülakatta size Boğaziçi Üniversitesi'nin özelliklerine uygun sorular soruluyor. En son Cumhurbaşkanı tarafından karar veriliyor" şeklinde konuştu.

Bulu'nun atanmasına yönelik tepkilere, geçmişte AKP bünyesinde siyasi faaliyette bulunması ve Boğaziçi Üniversitesi'nden olmaması gerekçe gösteriliyor. Siyaseti bıraktığını savunan ve yüksek lisans ile doktorasını Boğaziçi'nde yaptığının altını çizen Bulu, bundan önce Haliç Üniversitesi Rektörlüğü yapıyordu.

YÖK'ten açıklama

Yazılı bir açıklama yaparak atamayı savunan Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Prof. Dr. Bulu'nun rektörlük başvuru şartlarını sağladığını bildirdi. Açıklamada "Bir üniversiteye rektör (adayı) olabilmek için, eski veya yeni hiç bir mevzuatımızda ilgili üniversitenin kadrolu profesörlerinden biri olma gibi bir koşul aranmamıştır . Nitekim Boğaziçi Üniversitesi, geçmişte iki dönem, uzun yıllar farklı bir üniversite mezunu ve mensubu bir bilim insanı tarafından başarılı bir şekilde yönetilmiş ve bu durum hiçbir zaman eleştiri konusu yapılmamıştır… Kaldı ki Sayın Cumhurbaşkanı tarafından rektör olarak atanan adayın akademik kariyerinin en önemli aşamasını ve bu sürecin yedi yılını atandığı Boğaziçi Üniversitesinde tamamlamış olduğu, yani rektör olarak atandığı üniversite tarafından akademisyen olarak yetiştirilmiş olduğu da unutulmamalıdır" denildi.

Bulu'nun görevine resmen başladığı Salı günkü devir teslim töreni, üniversitesinin öğretim üyeleri tarafından protesto edilmişti. Kampüs bahçesinde toplanan akademisyenler, rektörlük binasına sırtlarını dönerek tepkilerini göstermişti.

DW/GY,HS

© Deutsche Welle Türkçe