Büyükada davasında karar bekleniyor
3 Temmuz 2020Kamuoyunda "Büyükada davası" olarak bilinen ve 11 insan hakları savunucusunun yargılandığı davada bugün mahkeme heyetinin kararını açıklaması bekleniyor.
Geçen yıl Kasım ayında mütalaasını veren savcı, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Onursal Başkanı ve eski Direktörü Taner Kılıç'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla, insan hakları savunucuları Nejat Taştan, Veli Acu, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran'ın da "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan yine 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep ediyor.
Savcı diğer hak savunucuları İlknur Üstün, Ali Gharavi, Peter Frank Steudtner, Nalan Erkem ve Muhammed Şeyhmus Özbek içinse terör örgütlerine yardım yapıldığına dair delil olmadığı gerekçesiyle beraatlerini istiyor.
Hak savunucuları 5 Temmuz 2017'de İstanbul, Büyükada'daki bir otelde "İnsan hakları savunucularının korunması dijital güvenliği" konulu bir toplantı düzenlemek için bir araya gelmişti.
Alman ve Fransız insan hakları yetkililerinden ortak açıklama
Karar duruşması öncesi Alman hükümetinin İnsan Hakları Sorumlusu Bärbel Kofler ile Fransa Dışişleri Bakanlığı İnsan Hakları Sorumlusu François Croquette ortak bir açıklama yaptı.
Açıklamada "Taner Kılıç ve İstanbul 10'lusuna yönelik ceza davası Türk sivil toplumunun şu anda maruz kaldığı baskıya örnek teşkil etmektedir" denildi. "Cezayı gerektirecek bir haksızlık yapıldığına yönelik elle tutulur kanıtlar bulunmadığı müddetçe Türkiye'de hiç kimse ceza alma endişesi taşımamalı" denilen açıklamada "İnsan hakları için meşru girişimlerde bulunmak hiçbir yerde bir suça konu olamaz. Özgür ve dinamik bir sivil toplumun ve yargı bağımsızlığının açık demokrasinin önemli sütunlarını oluşturduğunu hatırlatmak istiyoruz" denildi.
Kofler ve Croquette'in açıklamasında ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin Selahattin Demirtaş hakkında verdiği hak ihlalili kararının olumlu olduğu belirtilerek "Türk devletinden hukuk devleti ve Türkiye'nin de uluslararası olarak yükümlülük taşıdığı temel hak ve özgürlüklerinin korunması konusunda adımlar atmasını bekliyoruz" çağrısı yapıldı.
Ne olmuştu?
Polis, 5 Temmuz 2017 tarihinde Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, İsveç vatandaşı Ali Gharavi, Yurttaşlık Derneği'nden Özlem Dalkıran ile Nalan Erkem, Alman vatandaşı insan hakları eğitimcisi Peter Steudtner, İnsan Hakları Gündemi Derneği üyeleri Veli Acu ile Günal Kurşun, HAK İnisiyatifi'nden Şeyhmus Özbekli, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği'nden Nejat Taştan ve Kadın Koalisyonu'ndan İlknur Üstün'ün İstanbul Büyükada’da katıldığı toplantıya baskın düzenlemişti. Baskının ardından 10 hak savunucusu gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınan hak savunucuları emniyetteki sorgunun ardından adliyeye sevk edilmiş, sekizi hakkında tutuklama kararı verilmişti. 113 gün sonra, 25 Ekim 2017'de görülen ilk duruşmada tutuklu hak savunucularının tamamı serbest kalmıştı.
Mahkeme, telefonunda ByLock bulunduğu iddiasıyla Haziran 2017'de tutuklanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi'nden Taner Kılıç'ın dosyasını da Büyükada davasıyla birleştirmişti.
DW, dpa / EC, HS
©Deutsche Welle Türkçe