1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Euro’yu koru' çağrısı

30 Mayıs 2012

50 ünlü Avrupalı, internetten yaptıkları çağrıda Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nde kalmasını talep etti, aksi takdirde Avrupa'yı büyük felaket senaryolarının tehdit ettiğini belirtti.

https://p.dw.com/p/154sO
Fotoğraf: Fotolia/anastasios71

Elli ünlü Avrupalı siyasetçi ve ekonomist “Euro’yu koru” (Save the Euro) adlı çağrılarında. “Yunanistan’ın Euro Bölgesi'nden çıkmasının ekonomik ve siyasi anlamda bir felakete yol açacağına inanıyoruz” dedi. Çarşamba günü internette yayınlanan metinde Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nden çıkmasının ortak para biriminin çöküşü anlamına geleceği vurgulanıyor, bunu derin bir resesyonun ve dünya genelinde bir malî krizin takip edeceği öngörüsünde bulunuluyor. Yirmi Avrupa ülkesinden toplam 50 kişinin imza attığı metinde tüm bunların Avrupa’nın imajını düzeltilemeyecek biçimde sarsacağı dile getiriliyor.

Metni imzalayanlar arasında İtalya eski başbakanı Guiliano Amato, Fransa eski dışişleri bakanı Bernard Kouchner, Belçika eski başbakanı Jean-Luc Dehaene, İtalya eski ticaret bakanı ve AB Komisyonu eski üyelerinden Emma Bonino’nun isimleri dikkat çekiyor. Almanya’dan ise eski maliye bakanı Hans Eichel’in yanı sıra Peter Bofinger ve Sebastian Dullien gibi ünlü ekonomi profesörlerinin isimleri bulunuyor. İmza atanların çoğu, Avrupa’nın dünya çapında daha güçlü bir role sahip olması için kurulan düşünce kuruluşu Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR) üyesi.

'Yunanistan'a daha fazla zaman tanınmalı'

Avrupalı üst düzey yöneticilere yapılan yazılı çağrıda, Yunanistan’a Euro Bölgesi’nde yeniden büyümeyi yakalaması için bir şans verilmesi isteniyor ve “Politik kararları alanlar, Yunanistan’ın kamu maliyesini düzenlemesi için bir uzlaşma yolu bulmalıdır. Karşılığında da ülkeye bütçe açığını azaltması ve borçlarını geri ödemesi için daha fazla zaman tanımalıdır” deniyor.

Yapılan çağrıda Yunanistan’ın AB içindeki alacaklılara olan borcunun faizlerinin düşürülmesi öneriliyor. Ancak faiz indirimlerinin, kapsamı açık bir şekilde tanımlanmış tasarruf hedefleri ile orantılı olarak yapılması isteniyor.

“Euro'yu kurtar” çağrısı yapanlar, imzaladıkları metnin sonunda Almanya Başbakanı Angela Merkel’in “Kayıtsız şartsız ciddi tasarruf” politikalarını “ekonomik çöküş” olarak değerlendiriyor ve güçlü bir Avrupa için bazı zorluklara katlanılması gerektiğini ifade ediyor.

Geld auf der Wäscheleine 2 Fotolia
Fotoğraf: AGITA LEIMANE/Fotolia

'İspanya'ya tanınan süre uzatılıyor'

Diğer yandan İspanya'nın içinde bulunduğu ekonomik krizle ilgili endişeler de sürüyor. AB Komisyonu çarşamba günü açıkladığı üye ülkelere dair raporunda, İspanya’nın gelecek yıl ulaşması istenen yüzde üçlük yeni borçlanma hedefini tutturamayacağına ilişkin bir dizi risk faktörü dile getirildi. AB Komisyonu'nun para ve malî işlerden sorumlu üyesi Olli Rehn, İspanya’ya bütçe açığını toparlaması ve yüzde üçlük borçlanma sınırını tutturabilmesi için bir yıl daha zaman verilebileceğini söyledi. Rehn, İspanya’ya verilen sürenin bir yıl uzatılmasının, özerk bölgelerin harcamalarına Madrid tarafından üst sınır getirilmesi ve önümüzdeki iki yıl için ek tasarruf önlemleri getirilmesi şartı ile olabileceğini belirtti.

AB, İspanya’ya gelecek yıla kadar yeni borçlanma oranını yüzde 3’e indirmesi için süre vermiş, aksi takdirde ülkeye yaptırımlar uygulama kararı almıştı. Ancak İspanya’daki bitap düşmüş bankacılık sistemi, yeni borçlanmanın kontrol altına alınmasını güçleştiriyor. Ülkenin en büyük bankalarından Bankia, cuma günü devletten ek 19 milyar euroluk malî yardım talep etti.

AB’nin ekonomi ve para birliğini sağlamlaştırması için gerekli adımlar 28-29 Haziran tarihlerinde Brüksel’de yapılacak AB zirvesinde ele alınacak. AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, alınacak önlemler arasında, Euro Bölgesi’nde tek bir merkezden kontrol edilecek bir “Bankalar Birliği”ni örnek gösterdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Andreas Becker/ Çeviren: Başak Demir

Editör: Beklan Kulaksızoğlu