Gezi kararları Berlin'de protesto edildi
4 Mayıs 2022
İnsan hakları savunucusu ve iş insanı Osman Kavala'nın ağırlaştırılmış müebbet ve yedi kişinin 18 yıl hapis cezasına çarptırıldığı Gezi davası kararları Berlin'de protesto edildi.
Türkiye'de bir süre hapis yatmış olan gazeteci Deniz Yücel, yazar Aslı Erdoğan, insan hakları savunucusu Peter Steudner, sanatçı Zehra Doğan ve gazeteci Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi, Gezi davasında mahkumiyet kararı alanlar için bugün Berlin'de bir dayanışma yürüyüşü düzenledi. Yürüyüşe Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya temsilcisi Christian Mihr ve Uluslararası Af Örgütü'nün Almanya temsilcisi Markus Beeko da katıldı.
Eylemde Başbakanlık konutu, Alman meclis binası, Avrupa Birliği Komisyonu Temsilciliği ve Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliği önünde Gezi davasındaki mahkumiyet kararları kınandı. Bir TIR'a yüklenen Silivri Cezaevi'nden bir hücrenin maketi, Türkiye'deki baskı rejiminin simgesi olarak yürüyüşe eşlik etti.
Gazeteci Deniz Yücel, Gezi kararlarının kınandığı eylemde Rusya'nın Ukrayna saldırısı nedeniyle "Erdoğan rejiminin değerinin" artmaması gerektiğini belirterek, "Almanya'nın hatalı Rusya politikasından çıkarması gereken ders, otokratlarla suç ortaklığı olmamalıdır" dedi.
"Saçma sapan dosyalarla tutuklanmış on binlerce kişi var"
Ellerinde kelepçe ile eyleme katılan Aslı Erdoğan, Osman Kavala'nın "ağaçları koruduğu için müebbet" aldığını belirterek, "Şu an Türkiye'de onun gibi saçma sapan dosyalarla tutuklanmış, hüküm giymiş on binlerce kişi var. Ve cezaevi koşulları 12 Eylül dönemini andırıyor. Yalnızca Türkiye'de değil, bütün dünyada son siyasi mahpus özgür kalana dek bu kelepçeleri taşıyacağım" şeklinde konuştu.
Gazeteci Can Dündar yaptığı konuşmada, "Bu kararla cezalandırılan sadece sekiz arkadaşımız değil, demokratik bir Türkiye özlemiyle Gezi eylemine katılan milyonlardır" ifadelerini kullandı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya temsilcisi Christian Mihr, hapis cezasına çarptırılanlarla dayanışma içinde olduğu mesajını vererek, "Federal Hükümet, değerleri esas alan bir dış politika izlemeli, gündemin tuzağına düşmemeli, bütün düzlemlerde Türkiye'deki basın özgürlüğü için faaliyet göstermelidir" dedi.
Uluslararası Af Örgütü'nün Almanya temsilcisi Markus Beeko da, "Osman Kavala ve sivil toplumun diğer masum aktörlerine karşı verilen dramatik, saçma ve keyfi mahkumiyet kararları, Alman hükümeti ve Avrupa Birliği'ni uyandıran bir alarm zili olmalıdır" şeklinde konuştu.
Kavala'dan Erdoğan'ın "Soros" açıklamasına yanıt
Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan insan hakları savunucusu Osman Kavala ise bugün yaptığı yazılı bir açıklama ile mahkemenin kararı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararla ilgili açıklamalarına tepki gösterdi.
1646 gündür cezaevinde bulunan Kavala, "Benim 'Sorosçu' olduğuma dair beyanlarla bu karara meşruluk kazandırılmaya çalışılıyor. Gezi protestolarının tarafımdan organize edilmediği yalın bir gerçektir. Yüz binlerce yurttaşımızın antidemokratik uygulamalara karşı adalet duygularıyla, özgürlük talebiyle sokağa çıkmalarını, Soros'a veya başka bir dış aktöre bağlamak beyhude bir çabadır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mahkemenin kararı ile ilgili açıklamasında Kavala'yı kastederek "Bu adam Türkiye'nin Sorosu'ydu, Gezi olaylarının perde arkası koordinatörüydü" iddiasında bulunmuştu.
"Bu karar hukuka aykırı"
Gezi davasında kendisine verilen cezanın yanı sıra yedi kişinin de 18'er yıl hapis cezasına çarpıtılmasına işaret eden Kavala, "25 Nisan 2022 tarihinde, demokrasi değerlerini benimsemiş, ülkelerini seven yurttaşlar yargı kullanılarak cezalandırıldılar" dedi.
"Heyetteki hakimlerden birinin karşı oy yazısında da ortaya konulduğu gibi, bu karar hukuka aykırı elde edilmiş ve suç işlendiğine dair makul şüphe içermeyen delillere dayanmaktadır" ifadelerini kullanan Kavala, "Karar keyfidir; siyasi baskı altında hukuk normları çiğnenerek alınmıştır" sözlerine vurgu yaptı.
Gezi davasının "yargının içine düştüğü durumu gözler önüne" serdiğini belirten Kavala, "Böylece yargının bu şekilde kullanılmasının bütün yurttaşlar için ciddi bir tehlike oluşturduğu daha iyi anlaşılmış oldu" dedi.
Mahkemenin kararı
Gezi davasının 25 Nisan'da görülen karar duruşmasında İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, iş insanı Osman Kavala'nın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına hükmetmişti.
Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin ise 18'er yıl hapis cezasına çarpıtılmasına karar verilmişti.
ANKA,DW / JD,ET