Gözü akıllı ev piyasasında

Bilişim devi Google, internette yayınladığı haberde dikkat çekmemeye özen göstermiş gibiydi ama “Google, Nest’i satın alıyor” şeklindeki haber yayınlanır yayınlanmaz bomba etkisi yapmıştı. Google, konutlarda internet bağlantılı ev eşyaları, özellikle akıllı termostat ve yangın alarmı aygıtı üreten Nest Labs şirketini satın aldı. Peki, ama bunları üreten bir şirket için Google neden 3 milyar 200 milyon doları gözden çıkartmıştı?

'Nest ürünleri Apple'ı andırıyor'

Bir bilgisayar dergisinde teknoloji ve multi medya editörlüğü yapan Sven Hansen, Google’ın Nebst Labs’i satın alması konusunda şunları söylüyor: “Nest'in her iki ürünü de internet ile bağlantılı. Böyle olmasıydı Google bunların üstüne atlamazdı. Ürünlere şöyle bir baktığınızda bunların belirli bir özellikte olduğunu görüyorsunuz. Zira mükemmel dizayna sahipler ve -herhalde rastlantı sonucu olmasa gerek- epeyce de Apple ürünlerini anımsatıyorlar. Çünkü firmanın dizayn geliştiren elemanları Apple’ın eski çalışanları.”

Uzmanlar, Google’ın aslında şimdiye kadar kardeş firması Google Ventura aracılığıyla yaklaşık 150 milyon doları Nest Labs’a yatırdığı ve muhtemelen üçüncü bir firmanın erken davranmasına fırsat bırakmamak için Google’ın Ventura aracılığıyla işi sağlama aldığını tahmin ediyorlar.

Google’ın stratejisi aslında gayet açık: Amerikan bilişim devi, konutlardaki tüm aygıtların tek bir platform üzerinden yönlendirileceği ‘akıllı ev’ piyasasına girme niyetinde. Nitekim Las Vegas’ta kısa bir süre önce düzenlenen fuarda da Samsung firmasının bu özelliklere sahip “SmartHome” platformu, bilgisayar yan ürünleri üreten Amerikan Belkin firmasının “WeMo” adındaki yeni teknolojisi görücüye çıkmıştı. Tabii ki Google’da her şey Android işletim sistemi üzerinden yürüyor. Uzmanlar bu alanın geleceğin devasa piyasası olabileceğini söylüyorlar.

'Projenin tüketiciye getirisi olmalı'

Ancak, “akıllı ev” araçlarının birbiriyle bağlantılı hale gelmesinin tüketici açısından bir getirisi olması gerektiğine de işaret ediliyor. Evdeki çamaşır makinesinin akıllı telefona yıkıma işleminin sona erdiğini haber vermesinin gerçek bir kazanım olmadığını belirten uzman Sven Hansen, tüketicinin paradan tasarruf edeceği “akıllı ev” teknolojisinin daha akıllıca dizayn edilebileceğini söylüyor ve bu düşüncesini şöyle örnekliyor: “Bu alan her halükarda büyük bir piyasa niteliğinde. Özellikle Almanya açısından bakıldığında, evlerde enerji kullanımı, enerji tasarrufu çok önemli bir alan olarak önümüze çıkıyor. Almanya’da enerji dönüşümü adı altında bir hamle başlatıldı. Bu çerçevede ‘akıllı ev’ projesinde enerji sarfiyatının akıllı bir biçimde yönetilmesi, sarfiyatın belki de o an mevcut enerji piyasası, ucuz enerji teklifleri ile iletişim kurularak daha fazla enerji sarfiyatının daha ucuza mal edilmesi mümkün olabilir. Bu da çok şahane olur!”

Google odamıza kadar girdiğinde...

Madalyonun tabii başka bir yüzü daha var. Google bilişim devi odamıza kadar girip, öğrenme yeteneğine sahip uygulamalar üzerinden tüketicinin örneğin kalorifer kullanma alışkanlıklarını kolaçan ettiğinde, kişisel verilerin korunmasını savunanların derhal devreye gireceği vurgulanıyor. Ancak, evlerde enerji tasarrufu konusunda uzman olan Münihli Tado şirketi yöneticisi Christian Deilmann bu konuda endişeye mahal olmadığını söylüyor. Deilmann, kalorifer ile akıllı telefon arasındaki iletişim merkezinin tıpkı internet bakancılığında olduğu gibi şifreli kodlarla işlediğini, bu kodları kırmanın, belki Deutsche Bank’ın hesaplarına girmekten daha zor olacağını söylüyor.

Münihli Tado şirketi aslında Nest Labs'den daha önce bu piyasaya ayak basmıştı. Ne var ki Nest’in ABD’deki gelişmesi, Tado’nun Almanya, Avusturya ve İsviçre’de gelişmesinden çok daha hızlı sürede gerçekleştiğine dikkat çekiliyor. Şirket yöneticisi Deilmann Amerikalıların teknoloji fanatiği olduklarını, her zaman en yeni teknolojilere sahip olmak istediklerini sözlerine ekliyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Rolf Wenkel / Çelik Akpınar

Editör: Başak Özay