Herrmann: Üyelik müzakereleri durdurulmalı

Almanya'da seçime üç hafta kala DW partilerin liste başı adaylarını konuk etmeyi sürdürüyor. DW Berlin stüdyolarına konuk olan isim bu kez Hristiyan Demokrat Birlik'in (CDU) kardeş partisi Bavyera tabanlı Hristiyan Sosyal Birlik'in (CSU) liste başı adayı Bavyera'nın İçişleri Bakanı Joachim Herrmann'dı. 60 yaşındaki hukukçu, DW Baş Editörü Ines Pohl ile DW editörlerinden Jafaar Abdul Karim'in sorularını yanıtladı.

"Müzakereler ve mali yardımlar kesilmeli"

Pazar akşamı Başbakan Angela Merkel ile Sosyal Demokrat rakibi Martin Schulz arasındaki televizyon düellosundagündeme gelen Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinin kesilmesi önerisine ilişkin açıklamalarda bulunan Herrmann, bu öneriyi desteklediklerini söyledi. 

Türkiye'nin AB üyeliğine karşı tutumlarını sürdürdüklerini ifade eden Herrmann, "Biz zaten hiçbir zaman Türkiye'nin AB üyeliğini desteklemedik. Bu nedenle müzakerelerin de bir anlamı olduğunu düşünmüyorduk. Üyelik müzakereleri sona erdirilmeli; Türk hükümetinin halihazırdaki tavrı nedeniyle AB'nin Türkiye'ye her yıl milyarlar tutarında mali yardım yapmasının da bir nedeni kalmadığı görüşündeyiz. Yardımlar kesilmeli" diye konuştu.

Hermann Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan sonraki dönemi göz önünde bulundurarak Türk hükümeti ile diyaloğun sürdürülmesi gerektiğini, ayrıca Türkiye ile AB arasındaki mülteci anlaşmasının da yürürlükte kalması gerektiğini belirtti.

"İslam Bavyera'nın geleneklerini etkilemedi"

Muhafazakar aday Joachim Hermann, İslam'ın Alman toplumundaki yerine ilişkin açıklamalarda da bulundu. Herrmann, "İslam sizce Almanya'ya ait mi?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Ülkemizin Hristiyanlık geleneğinden geldiğini dikkate alacak olursak, İslam'a aynı gözle bakamayacağımızı düşünüyorum. Ancak din özgürlüğü herkes için geçerlidir. Hukuki açıdan tüm dinler eşittir, ancak İslam'ın Bavyera'nın veya Almanya'nın geleneklerini etkilemediği çok açıktır."

Mülteci krizi

Öte yandan Almanya'ya gelen mültecilerin sayısının her yıl 200 bin ile sınırlandırılması görüşünü yineleyen CSU'nun liste başı adayı, Başbakan Merkel'in iki yıl önceki açık kapı politikasını ise eleştirdi. Herrmann, aile birleşimine ilişkin düzenlemelere ilişkin olarak ise "İnsanlar eskiden kendi güvenliğinden önce ailelerinin güvenliğini düşünürdü. Şimdi ise genç erkeklerin önce kendilerini sağlama aldığı, sonrasında da eşlerini ve çocuklarını getirmeye çalıştığı bir durum söz konusu. Bu da haliyle, esas tehdit altında olanın kim olduğu sorusunu doğuruyor" dedi.

Federal hükümet geçen yılın mart ayında aile birleşimine ilişkin düzenlemeleri sertleştirmişti. Aile birleşimi düzenlemeleri savaş mültecisi olan ancak bireysel olarak kovuşturmaya maruz kalmayan mülteciler için askıya alınmıştı. Herrmann, bu uygulamaya devam edilmesini istedi.

Seçimler 24 Eylül'de

Almanya'da genel seçimler 24 Eylül'de yapılacak. Son anketler Başbakan Merkel'in partisi Hristiyan Demokrat Birlik'in seçimlerden galibiyetle çıkacağını gösteriyor.

© Deutsche Welle Türkçe

BÖ/AÜ