HRW'den Boğaziçi protestolarıyla ilgili rapor
18 Şubat 2021İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Boğaziçi Üniversitesine Melih Bulu'nun rektör olarak atanması sonrasında yaşanan protestolar, polis müdahaleleri ve hükümetin tutumunu mercek altına alan kapsamlı bir rapor yayımladı.
Raporda, dördü gözaltı sonrası serbest bırakılmış toplam 18 öğrenci, dört avukat ve iki akdemisyenle yapılan mülakatlar, görüntü analizleri ve resmi belgelerden faydalanıldığı, ayrıca öğrencilerin düzenlediği dört gösterinin gözlemlendiği kaydedildi.
Türkiye genelinde 38 kentte yayılan protestolarda 560'ın üstünde göstericinin gözaltına alındığı, çoğunun kısa süre sonra serbest bırakıldığı belirtilerek polisin bazı vakalarda göstericilere orantısız şiddet uyguladığı not edildi.
Orantısız güç vakaları
Raporda üç kişinin, polisin ev baskınları sırasında başına silah dayadığını bildirdiğini, iki kişinin de kendisine tokat atıldığını ve hakarete uğradığını kaydettiği belirtildi.
HRW'ye konuşan kız öğrencilerden biri, 4 Ocak'taki protesto gösterisinde polisin kendisini yakalayarak yerde sürüklediğini, el bileği, kol ve sırtında yaralar oluştuğunu bildirdi. Bir başka öğrenci, polisin bir protestocuyu kampüs içinde park halindeki bir otobüse sürüklediğini anlattı.
HRW, gözlemlediği 1 Şubat'taki gösteride polisin hiçbir şiddet eğilimi göstermeyen en az dört öğrenciye orantısız güç kullandığını bildirdi. 2 Şubat'taki gösteride aşırı güç kullanımının arttığı belirtilerek polisin gözaltına karşı direniş göstermeyen protestocuları tekmelediği, dişi kırılmış, yüzü kan içinde öğrencilere ait fotoğraf ve video görüntülerinin bulunduğu kaydedildi. Ankara'daki protestolarda bir öğrencinin bacağının kırıldığı da not edildi.
Polisin gösterilere katılan iki trans kadının evine yaptığı baskında başlarına silah dayayarak tokat attığı ve ellerindeki copları göstererek tecavüz tehdidinde bulunduğuna da raporda yer verildi.
"Terörist" ve "LGBTİ sapkınları"
Raporda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "terörist" benzetmesi ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "LGBTİ sapkınları" ifadesi gibi üst düzey hükümet yetkililerinin açıklamalarıyla polisin sert müdahaleye teşvik edildiğine dikkat çekilerek, LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transseksüel, İnterseks) öğrenci ve göstericilerin hedef gösterildiğine yer verildi.
HRW Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçilmemiş bir rektörü ataması ve polisin barışçı gösteri hakkını kullanan öğrencilere uyguladığı şiddet içeren gözaltılar, hükümetin temel insan hakları konusundaki kayıtsızlığını, akademik özgürlükler ve üniversitelerin özerkliğine saygı duymadığını ortaya koymaktadır" dedi.
Türk yetkilileri LGBTİ öğrencilere saldırmak yerine onların toplanma ve ifade özgürlüğü haklarını tanımaya ve korumaya çağıran Williamson, "Türk yetkililer toplanma hakkına saygı duymalı, farklı görüşleri susturmak için polis gücünü kullanmaya son vermeli ve keyfi bir şekilde gözaltına alınan öğrencileri serbest bırakmalıdır" diye konuştu.
"Uluslararası hukuk" hatırlatması
HRW, Türkiye'nin de taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde ifade ve toplanma özgürlüğüyle akademik özgürlüklerin güvence altına alındığına da dikkat çekti. Açıklamada, "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) 10 ve 11'inci maddeleriyle Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesinin (ICCPR) 19 ve 21'inci maddeleri dahil olmak üzere uluslararası hukukça güvence altına alınmış olan ifade ve toplanma özgürlüğü herkesi kapsamakta ve barışçı gösteri hakkını koruma altına almaktadır… Avrupa Konseyi, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu üye ülkelere akademik özgürlükler ve kurumsal özerkliğe riayet edilmesi yükümlülüğü getirmektedir… Türkiye'nin üyesi bulunmadığı AB'nin Temel Özgürlükler Şartı'nın 13'üncü maddesi de akademik özgürlüklere saygı gösterilmesi yükümlülüğünü içermektedir" ifadelerine yer verildi.
DW/BK,TY
© Deutsche Welle Türkçe