HRW'den Türkiye'ye: Geri itmeleri durdurun
18 Kasım 2022İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Afganların Türkiye'den geri itilmesi ve sınır dışı edilmesi ile ilgili "Kimse Bana Afganistan'dan Neden Ayrıldığımı Sormadı" başlıklı bir rapor yayınladı. Rapora göre, Afgan sığınmacılar geri göndermeye karşı yeterli korumalar olmaksızın hem geri itilerek hem de sınır dışı edilerek Türkiye'den zorla uzaklaştırılıyor.
Raporda, Türkiye'nin dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke olarak uluslararası takdir kazanmış olmasına rağmen çok sayıda Afgan'ı uluslararası koruma taleplerini kısmen ya da hiç incelemeden rutin bir şekilde sınırlarından geri ittiği ya da Afganistan'a sınır dışı ettiği belirtildi. Yasadışı geri itmelerin Taliban'ın Ağustos 2021'de yönetimi ele geçirmesiyle birlikte Afganların karşı karşıya kaldığı risklerin önemli ölçüde arttığı bir dönemde gerçekleştiği vurgulandı.
DW Türkçe'ye konuşan HRW Mülteci ve Göçmen Hakları Direktörü Bill Frelick, rapor için 68 Afgan ile görüşüldüğünü belirterek "Uçağa bindirilen kişilerle konuştuk. Uluslararası koruma, iltica ya da mültecilik statüsü talep eden ancak yok sayılan kişilerle konuştuk. Ayrıca, gönüllü geri dönüş için zorla parmak izi alınanlarla da görüştük" dedi. Raporda, Afgan mültecilerin anlatımları da yer aldı.
Geri itilmeler sırasında şiddet iddiaları
Rapora göre, geri itmeler sırasında şiddet vakalarına sıklıkla rastlanıyor.
Ağustos 2021'de İran'dan Türkiye'ye geçtikten sonra yakalanan 25 yaşındaki gazeteci Bedar yaşadıklarını raporda, "Gazeteci olduğumu, hayatımın tehlikede olduğunu ve Türkiye'de kalmayacağımı, Avrupa'ya gitmek istediğimi söyledim ama beni dinlemediler. Bizi coplarla ve inşaatlarda kullanılan türden demir çubuklarla dövdüler. Ellerime, kollarıma ve bacaklarıma vurdular. Kanayan açık yaralarım vardı. Türkiye'ye bir daha gelmememiz için ders olsun diye Türkiye'nin toprağını yedirdiler" sözleriyle anlattı. Sınırı yaklaşık 200 kişilik bir grupla geçen 28 yaşındaki Zayan ise "15 polis vardı, herkese dayak attılar. Bazılarımıza silahlarının dipçikleriyle vurdular. Çocukları bile dövdüler. Polis kadını copuyla darp ettiği için kadının sağ bacağı kırıldı. Kıştı, polis sıcak tutan giysilerimizi, cep telefonlarımızı, çantalarımızı ve ayakkabılarımızın bağcıklarını aldı. Hiçbirini geri vermediler. Doğrudan İran'a geri itildik" iddiasında bulundu.
Raporda Türkiye'nin 2022'nin ilk 8 ayında 44 bin 768 Afgan vatandaşını sınır dışı ettiği, bu sayının 2021'in aynı döneminde yüzde 150 artış gösterdiği belirtildi. HRW Mülteci ve Göçmen Hakları Direktörü Bill Frelick, "Geri itilenler şiddetle geri itilmişler. Silahla ateş açılarak Türkiye'ye girişleri engellenmiş. Ya da Türkiye'ye girmeyi başarmışlarsa da birkaç saat ya da gün tutulup geri gönderilmişler" diye konuştu. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin Afganistan'a zorla geri göndermelerin güvenli olmadığını açıkladığını ifade eden HRW Direktörü, "Türkiye buna rağmen binlerce kişiyi Kabil'e geri gönderiyor ya da İran sınırına geri itiyor. Geri itmeler, Türkiye'ye sınırı olan AB ülkelerinde de yaşanıyor" diye ekledi.
Raporda yer alan iddialar arasında, sınırı geçmeye çalışanlara güvenlik güçleri tarafından ateş açıldığı da var. Raporda HRW'nin görüştüğü 18 kişinin kendilerine doğru ateş edildiğine yönelik anlatımlarına yer verildi. 18 yaşındaki Morad, "Beş Türk sınır polisi hem havaya hem de insanların üzerine ateş ediyordu. Bir kişinin bacağından vurulduğunu gördüm" derken 20 yaşındaki Cavid de Türkiye tarafındaki sınır muhafızlarının ayaklarına ve havaya ateş ettiklerini ve hemen ardından kendisini yere iterek tekmelemeye başladıklarını aktardı
"Beni o delikte iki gün iki gece tuttular"
Afganların İran sınırına yakın "gayriresmi kamp"larda tutulduğu da raporda yer alan iddialardan bir diğeri. Raporda Türk jandarmasının onu köyde yakaladığını ve neresi olduğunu bilmediği bir yere götürdüğünü söyleyen 20 yaşındaki Asadullah, "Açık bir yerdi. Ne bir duvar vardı ne de bir çadır. Sadece bizi oturttukları yerde üzerimize plastik bir örtü örttüler. Siyah üniformalar giymişlerdi ve yüzleri kapalıydı. Bizi tutuklayanların da merkezdekilerin de üniformaları aynıydı" ifadelerini kullandı.
18 yaşındaki Hamid ise iki gün iki gece boyunca toprak bir çukurda tutulduktan sonra İran'a geri itildiğini, "Polis bizi sınıra yakın bir yere götürdü ve çukura soktu. Üzeri örtülü değildi, kenarları toprak olan büyük bir çukurdu. Üniformaları Afganistan ordusu üniformalarına benziyordu, bej renkli komando üniforması. Beni o delikte iki gün iki gece tuttular. Üçüncü gece bizi dağlardan sınıra götürdüler" şeklinde anlattı.
HRW, Türkiye'den sınır dışı edilen Afganlar arasında Suriye'ye gönderilenler olduğunu da tespit etti. 20 yaşında Gazneli Safdar Ali, onlardan biri. Raporda yer alan anlatıma göre, Ali, İran'dan Türkiye'ye üçüncü geçiş denemesinde Tatvan'da yakalandıktan sonra bir otobüse bindirilerek 23 Suriyeli ve 8 Afgan ile birlikte Suriye sınırına götürüldü. Safdar Ali hiçbir işlem görmediğini, fotoğrafının çekilmediğini, parmak izinin alınmadığını ancak sınırdan geçirildiğini anlatttı.
Türkiye ve AB'ye tavsiyeler
İnsan Hakları İzleme Örgütü rapor kapsamında, Türkiye'ye geri itmeleri derhal durdurması, güvenlik ve kolluk kuvvetleri personelinin toplu sınır dışı etme, soygun, dayak ve diğer şiddet eylemleri gibi risk teşkil eden eylemlerde bulunduğuna dair iddiaların soruşturulması, uluslararası koruma taleplerinin tam ve adil bir şekilde değerlendirilmesi tavsiyesinde bulunuldu. Avrupa Birliği'ne ise Türk hükümetine sınırlarındaki toplu geri itme uygulamalarına ve yeterli koruma sağlanmadan ve hukuki süreçler işletilmeden yapılan sınır dışı uygulamalarına derhal son vermesi çağrısında bulunması, göçmenleri "gönüllü geri dönüş" formlarını imzalamaları veya bunlara parmak basmaları için zorlamaya, kandırmaya yönelik eylemleri raporlaması tavsiyesi verildi.
Göç İdaresi'nden iddialara yanıt
Göç İdaresi, HRW raporundaki iddialara yanıt verdi. Göç İdaresi Başkanı Dr. Savaş Ünlü tarafından kaleme alınan yanıtta HRW eleştirildi:
"Böyle dar kapsamlı bir örneklem üzerinden ülkemize insan hakları konusunda ders vermeye çalışılması örgütünüzün tarafsızlığını ve güvenilirliğini ağır bir biçimde zedelemektedir. Ülkemizde yasadışı girişe müsaade edilememesi dışında ülke içerisinde bulunan hiçbir yabancı geri itme gibi insan haklarına aykırı ve insanlık dışı bir uygulamaya tabi tutulmamakta olup sınır yönetimi ve güvenliği kapsamında yürütülmekte olan yasadışı girişlere müsaade edilmemesine yönelik faaliyetler karıştırılmamalıdır."
Ünlü, raporun Türkiye tarafından fedakarlıkla yürütülen çalışmaları yargıladığını ve hiçe saydığını savunarak, "Raporunuz bu haliyle ön yargılı ve ithamkar olup raporu kabul etmediğimizi belirtiyor, bulguların gerçeklik ve objektiflik ruhu içinde gözden geçirilmesini tavsiye ediyoruz" ifadelerini kullandı.