Muhalefetten silah ticareti eleştirisi
22 Mayıs 2014Mayıs ayında bir soru önergesi üzerine Almanya Ekonomi Bakanlığı'nın açıkladığı rakamlar Federal Meclis'te tartışma konusu oldu. Rakamlara göre ocakla nisan ayları arasında Alman şirketlerinin yaptığı silah ihracatı yaklaşık 1 milyar 200 milyon euroyu buluyor. Geçen yılın aynı dönemine göre Alman silah ihracatında yüzde 23'lük bir artış söz konusu.
Sol Parti'den Inge Höger “Genellikle otoriter, insanı değersiz sayan üçüncü ülkelere yapılan ihracatlar belirgin bir şekilde artış göstermiştir” dedi.
Üçüncü ülkelere sevkiyatlar arttı
Verilere göre "üçüncü ülkeler" olarak tanımlanan Avrupa Birliği ve NATO dışındaki ülkelere yapılan silah sevkiyatları yüzde 20 oranında artış gösterdi. Alman üretimi silahların satıldığı ilk 10 ülke arasında 5 "üçüncü ülke" bulunuyor. Bunlardan Singapur, Brunei, Suudi Arabistan ve Cezayir'e temel insan haklarının ihlal edildiğine dair insan hakları örgütleri tarafından ciddi eleştiriler yöneltiliyor.
Yeşiller ve Sol Parti milletvekilleri, Sosyal Demokrat Partili Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel'in daha kısıtlayıcı bir silah ticareti politikası güdeceğine dair sözlerini tutmadığını ileri sürdü.
Sol Parti'nin silahlanma uzmanı milletvekili Jan van Aken “Kameralar çalışıyor olduğunda Sigmar Gabriel silah ihracatlarının büsbütün eleştirmeni oluveriyor ama kamera kapanır kapanmaz silah ihracatı gözü kapalı devam ediyor” dedi.
Hükümet adına söz alan Sosyal Demokrat Parti milletvekili Iris Gleicke ise açıklanan rakamların üçte ikisinde önceki hükümet tarafından verilmiş “hukuki açıdan bağlayıcılığı olan izinler” olduğunu belirtti. Yeşiller Partisi milletvekili Agnieszka Brugger ise bu sözlere “İstendiği takdirde sözleşmeler feshedilebilir” diye yanıt verdi.
Gleicke ayrıca yeni hükümetin silah ihracatları konusunda daha şeffaf bir yaklaşım sergilediğini ileri sürdü.
'Silah ticareti meşru, anlamlı ve gereklidir'
Hükümetin büyük ortağı Hrıstiyan Sosyal Birlik Partileri milletvekilleri ise silah ihracatlarına verilen mevcut izinler konusunda bir değişikliğe gidilmemesi gerektiği görüşünde. Hrıstiyan Demokrat Birlik (CDU) milletvekili Joachim Pfeiffer mecliste yaptığı konuşmada “Silah ihracatları dış politikanın ve güvenlik politikasının meşru, anlamlı ve gerekli bir aracıdır” dedi.
Pfeiffer, Yeşiller ve Sol Parti'nin istediği gibi radikal bir rota değişikliğinin Almanya'nın teknolojik mücadele becerisini tehlikeye sokacağını ve Almanya'yı yabancı savunma teknolojilerine bağımlılık sarmalı içine sürükleyeceğini belirtti. Pfeiffer, muhalefetin özellikle eleştirdiği, Suudi Arabistan'a devriye gemisi satışlarını da savunarak bunun, kriz bölgesindeki bir “istikrar çapasını” ve bir partneri desteklemek anlamına geldiğini söyledi.
©Deutsche Welle Türkçe
Richard Fuchs / Berlin