Ipsos: Yüzde 20’lik kesim koronavirüs endişesi taşımıyor
23 Mart 2020Araştırma şirketi Ipsos, koronavirüs salgınının Türkiye toplumunda nasıl bir etki yarattığını ve alınan mevcut önlemlere ilişkin fikirleri mercek altına aldı.
Buna göre katılımcıların yüzde 67’si salgının kendileri ve aileleri için ciddi veya kısmen bir tehlike yarattığı görüşünde. Toplumun yüzde 20'si ise kendisinin veya ailesinden birinin koronavirüse yakalanmasından endişe etmediğini belirtiyor.
Öte yandan Türkiye’de toplumun büyük kısmı salgına dair haberleri yakından takip ediyor, salgının dünya için bir tehlike oluşturacağını, Türkiye ve dünya ekonomisi için olumsuz etkisi olacağını düşünüyor.
İlgilenme oranı yüzde 90
13-16 Mart tarihleri arasında telefon ve internet üzerinden yapılan saha çalışmasında katılımcılara, “Sizce koronavirüs Türkiye veya dünya için ne kadar tehdit oluşturuyor?”, “Sizin veya ailenizden birinin koronavirüse yakalanmasından ne derece endişe ediyorsunuz?”, “Sizce koronavirüsün kontrol altına alınması ne kadar sürecek?” gibi sorular yöneltildi.
Bulgulara göre toplumun tamamı koronavirüsten haberdar. Katılımcıların yüzde 20'si çok bilgili olduğunu, yüzde 63'ü de biraz bilgili olduğunu söylüyor. Yüzde 17'lik bir kesim ise koronavirüsü duymuş ancak bilgisi yok. Konuyla ilgilendiğini söyleyenlerin oranı da yüzde 90 iken, ilgilenmediğini belirtenlerin oranı yüzde 10 olarak saptanmış.
Araştırma sonuçları katılımcıların büyük çoğunluğunun koronavirüse dair haber kaynaklarının yüzde 88 ile televizyondaki haber programları olduğunu gösteriyor. Bunu, yüzde 63 ile sosyal medya, yüzde 59 ile online haber siteleri ve gazeteler takip ediyor. Dikkat çeken bir diğer sonuç ise katılımcıların yüzde 48'inin gelişmeleri “yakın çevresi ve arkadaşları” üzerinden, yüzde 29'unun da "WhatsApp” kanalıyla takip ettiğini söylemesi.
Çoğunluğa göre tehlike "ciddi”
Toplumun büyük bir çoğunluğuna göre salgın ciddi bir tehlike. Katılımcıların yüzde 96’sı koronavirüs salgınının dünya için tehlike olduğu görüşünde. Yüzde 78'lik bir kesim salgının dünya için "ciddi bir tehlike” oluşturduğunu düşünüyor.
Türkiye'ye yönelik görüşler ise biraz daha farklı. Salgının Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu düşünenlerin oranı yüzde 88. Salgının Türkiye için "ciddi bir tehlike” oluşturduğunu düşünenlerin oranı yüzde 55, “kısmen bir tehlike” oluşturduğunu düşünenlerin oranı da yüzde 33.
Yüzde 20'lik kesim virüs endişesi taşımıyor
Salgının kendileri ya da aile bireylerinden biri için "ciddi bir tehlike” oluşturduğunu düşünenlerin oranı yüzde 37, “kısmen bir tehlike” oluşturduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 30.
Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 79’u koronavirüse kendisinin ya da ailesinden birisinin yakalanmasından endişe ederken, yüzde 20’den fazlası endişe duymadığını söylüyor.
Katılımcılardan “endişe etmiyorum” cevabı verenlerin çoğunluğu ise erkek. Erkeklerin yüzde 31'i "endişe etmiyorum” derken, kadınlarda bu oran sadece yüzde 9. Araştırmada ayrıca eğitim seviyesi ile endişe hali arasında da ilişki olduğu gözlendi. Daha yüksek eğitimli olan kesim salgından daha fazla endişe ediyor.
Alınan önlemler arasında elleri sabunla yıkamak, kişisel temastan kaçınmak, AVM’lere gitmekten kaçınmanın yanı sıra Çin’den gelen ürünleri satın almamak, toplu taşıma kullanmaktan kaçınmak ve misafirliğe gitmemek/misafir
ağırlamamak da var.
Kişisel ekonomik duruma dair endişeler
Dikkat çeken bir diğer sonuç ise salgının kişisel ekonomik durumunu etkileyeceğini belirtenlerin oranı. Toplumun yüzde 82'si salgının dünya ekonomisi, yüzde 70'i de Türkiye ekonomisi için "ciddi bir tehlike” oluşturduğunu düşünüyor.
Koronavirüsün, kendi ekonomik koşulları açısından "ciddi bir tehlike” oluşturduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 44. Bu oran tehlikenin "kısmen” olduğu kanısındakiler de eklenince yüzde 74'e yükseliyor.
Karantinaya destek yüzde 90
Ipsos araştırmasında ayrıca katılımcılara “Ülkemizde koronavirüs vakaları ile ilgili hükümetin şeffaf davrandığını düşünüyor musunuz?” sorusunu yöneltildi. Buna göre katılımcıların yüzde 60’ı hükümetin şeffaf davrandığını düşünürken, yüzde 30 aksi görüşte. Yüzde 10’unun ise fikri yok.
Katılımcıların yüzde 83 gibi çok büyük bir çoğunluğu ise vakaların görüldüğü illerin kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini düşünüyor. Hükümetin gerekli önlemleri aldığını düşünülürken, yetkililerin salgın sebebiyle belirli bir ilçeyi ya da şehirleri karantina almasına verilen desteğin oranı yüzde 90. Yalnızca yüzde 9’luk bir kesim bunun çok aşırı bir önlem olduğunu ve yetkililerin gereğinden fazla tepki vermiş olacağını düşünüyor.
Cuma namazlarının iptaline destek daha az
Araştırmada, katılımcılar arasında spor müsabakalarının seyircisiz oynanması, toplu etkinliklere izin verilmemesi veya üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi gibi önlemlere destek oranı en az yüzde 80'i bulurken Cuma namazı gibi toplu dini ibadetlerin yapılmamasına destek yüzde 62’de kaldı.
Krizin ne zaman sona ereceği ile ilgili ise daha dağınık bir tablo var. Yüzde 45 salgının birkaç ay içerisinde, yüzde 24’ü ise altı aydan fazla bir süre içerisinde kontrol altına alınacağını düşünüyor. Öte yandan toplumun yüzde 3’ü virüsün “bugün itibariyle kontrol altına alındığını” düşünürken, yüzde 5'i birkaç hafta içinde, yüzde 45'i birkaç ay içerisinde salgının kontrol altına alınacağına inanıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 24'ü ise bu sürecin altı aydan uzun süreceğini düşünüyor.
Deniz Barış Narlı
© Deutsche Welle Türkçe