İslam dersi başlıyor
16 Ağustos 20121999 yılından bu yana bazı okulların müfredatında İslam dersi bulunuyor, fakat yeni başlayacak olan derslerin daha fazla inanç odaklı olması amaçlanıyor. Ders için “Birlikte Yolculuk” adlı bir kitap da hazırlandı. Şimdiye kadar İslam dersi olarak adlandırılan ve bazı okullarda pilot proje olarak verilen ders, bundan sonra Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki okullarda “İslam Din Dersi” adıyla okutulacak. Ders kitabı bir Alman yayınevi tarafından hazırlandı. Yayınevi kitabın, “İslam din dersi için hazırlanan ilk inanç odaklı okul kitabı” olduğunu açıkladı. Bu ders kitabı benzerlerinden ayıran, görsel öğelere daha fazla yer vermesi. Okullarda İslam din dersi konusundaki araştırmalarıyla bilinen ilahiyatçı Michael Kiefer şöyle konuşuyor: “Birinci ve ikinci sınıflarda okutulan bir kitap için bu önemli bir özellik. Zira özellikle birinci sınıf öğrencilerinin henüz okuma yazma bilmediğini unutmamak gerekiyor. Dolayısıyla resimlerin önemi artıyor.”
Kitabın bazı bölümleri eleştiriliyor
Kitabın kahramanları Sarah ve Bilal, arkadaş canlısı, renkli ve sevgi dolu bir şekilde birinci ve ikinci sınıf öğrencilerine İslam hakkında bilgiler veriyor. Sarah’ın ailesinin Suudi Arabistan’dan, Bilal’ın ailesinin ise Türkiye’den Almanya’ya göç ettiği belirtiliyor. Kitaptaki öykülerin, Müslüman öğrencilerin günlük hayatı ile mümkün olduğunca örtüşmesi amaçlanmış. İlahiyatçı Michael Kiefer, kitapta dinlerarası diyalogla ilgili, Yahudilik ve Hrıstiyanlık'ın anlatıldığı bölümleri çok beğendiğini söylüyor. Ancak kitaba ilişkin eleştirileri de var: "Sarah ile Bilal’ın göçmen çocukları olarak resmedilmesini beğenmedim. Ben, İslam’ın ‘yabancıların dini’ olarak gösterilmemesini isterdim. 2011'de Türkiye’den işçi göçünün 50’nci yılını kutladığımız unutulmamalı. Burada artık dördüncü kuşak Müslümanlar yaşıyor.”
Kitabın yayıncısı ve altı yazarından biri olan Muhanad Horhide, kitapla bilim insanlarının, İslam derneklerinin, ailelerin ve öğrencilerin beklentilerini karşılamayı amaçladıklarını ifade ediyor. ‘Geleneksel ile modern’, ‘devlet ile din’ gibi çatışma alanlarında ise ara çözümler bulunmaya gayret edilmiş. Horhide, “Örneğin başörtüsü meselesi. Bir kadın öğretmenin sınıfta olduğu bir resme yer verildiğinde Müslümanlar onu başörtülü görmek istiyor. Almanya’da öğretmenlerin başörtü takması ise yasak. Biz de bu sorunu, kitapta erkek öğretmenleri resmederek çözdük" şeklinde konuşuyor.
"Allah Almanca'ya çevrilmemiş"
Almanca İslam din dersi kitabı aynı zamanda, Allah’ın Almancaya çevrilmeyip, aynen zikredilmesi nedeniyle de eleştiriliyor. Bu durumda akla, ‘Hıristiyanların tanrısı başka, Müslümanlarınki başka mı?’, sorusunun gelebileceği belirtiliyor. İslam din öğretmeni ve yayımcı Lamya Kaddor düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor: “Bir din öğretmeni olarak baktığımda, böyle bir kitabın yayıncısının bazı noktalarda uzlaşmacı davranması gerektiğini düşünüyorum. Zira bu kişinin İslam dersine katılanlara karşı bir sorumluluğu var. Öğrencilerin Allah'ın ve Almanca adıyla anılan tanrının aynı olmadığını düşünmesinin, İslam'da tanrıya Allah dendiğine, başkalarının dininde ise tanrıya onların dilinde ad verildiğine inanmasının sorumluluğunu ben alamazdım.”
Eyalet ilkokullarında okutulacak olan İslam Din Dersi kitabı Müslüman öğrencilere gelecekte lisenin son sınıfına kadar okutulması öngörülen dizinin ilk bölümünü oluşturuyor. Müfredattaki değişiklik onaylandıktan sonra danışma kurulu ve Eyalet Eğitim Bakanlığı tarafından resmi ders kitabı olarak tescil edilebilecek.
© Deutsche Welle Türkçe
Ulrike Hummel / Çeviri: Başak Özay
Editör: Ahmet Günaltay