Koronavirüs Kuzey Yarımküre'yi zorluyor
25 Ekim 2020Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Sekreteri Tedros Adhanom Ghebreyesus, Kuzey Yarımküre'deki koronavirüs vaka sayılarının katlanarak artmasından dolayı hükümetlere ölüm vakalarının önüne geçebilmek için "derhal harekete" geçme çağrısında bulundu. Vaka sayılarında kaydedilen artışın hastane ve yoğun bakım servislerinde aşırı doluluğa neden olduğunu belirten Ghebreyesus, "…ve şu an daha Ekim ayındayız" dedi.
Pazar günü itibariyle dünya çapında koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 1,51 milyon kişiye yükseldi. Resmi olarak kayda geçen koronavirüs vaka sayısı ise 42,7 milyona yaklaşmış durumda.
Dünya üzerinde koronavirüsten en ağır etkilenen ülke ise, 224 binden fazla ölüm vakasının yaşandığı Amerika Birleşik Devletleri (ABD). Ülkede, Johns Hopkins Üniversitesi'nin verilerine göre son 24 saatte tespit edilen vaka sayısı ise yaklaşık 89 bin. Bu da, bugüne dek kaydedilen en yüksek günlük rakama tekabül ediyor.
Avrupa'da 250 bin ölüm vakası
Bu arada ölüm vakaları sayısında Avrupa, Latin Amerika‘nın ardından 250 bin sınırının aşıldığı, dünya üzerindeki ikinci bölge konumuna yükseldi. Avrupa ülkelerinde ilk kez geçtiğimiz perşembe günü günlük vaka sayısı 200 bini aşarken, özellikle Güney Avrupa ülkelerinin çoğunda, geçtiğimiz hafta içinde, salgının başlangıcından bu yana en yüksek günlük vaka sayıları kayıtlara geçti.
Bu ülkelerden biri olan İtalya’da Başbakan Giuseppe Conte pazar günü yaptığı açıklamada, günlük yaşama yeni kısıtlamalar getirildiğini duyurdu. Buna göre ülke çapında pazartesi gününden itibaren sinemalar, tiyatrolar, spor salonları ve yüzme havuzları kapalı kalacak. Ayrıca restoran ve bar gibi işletmeler saat 18.00'den itibaren kapatılacak.
Salgının ilk dalgasından da çok ağır etkilenen İtalya'da, günlük vaka sayısı cumartesi günü yaklaşık 20 bin olarak açıklanmıştı. Ancak ülkede uygulanan tedbirlere karşı protestolar da düzenleniyor. Geçtiğimiz günlerde başkent Roma ve Napoli kentlerinde uygulanan bölgesel tedbirlere karşı çıkan protestocular ile polis arasında yer yer şiddet olayları yaşanmış, olaylarda çok sayıda kişi gözaltına alınmıştı.
İspanya'da acil durum ilanı
Vaka sayılarında çok büyük artış yaşanan bir başka Güney Avrupa ülkesi İspanya'da ise tüm ülkeyi kapsayan "acil durum" ilan edildi. İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, televizyondan halkına seslendiği konuşmasında acil durumun ilk etapta iki hafta geçerli olacağını ancak parlamentodan 2021 Mayıs’ına kadar uzatılmasını isteyeceğini söyledi. "Gerçek şu ki Avrupa ve İspanya pandeminin ikinci dalgasına batmış durumda” diyen Sanchez, ülkede Kanarya Adaları haricindeki tüm bölgelerde gece 23.00 sabah 06.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağı uygulanacağını dile getirdi.
Fransa Sağlık Bakanı'ndan uyarı
Fransa Sağlık Bakanı Olivier Veran ise Fransız halkına, "uzun ve zorlu bir kış mevsimine hazır olma" çağrısı yaptı. Parlamentoda yaptığı konuşmada, "ne yaparsak yapalım, önümüzdeki gün ve haftalarda vakalar artmaya devam edecek" diyen Bakan Veran, milletvekillerinden, hükümetin hazırladığı ve halihazırda uygulanan olağanüstü halin 16 Şubat 2021 tarihine dek uzatılmasını öngören tasarıyı onaylamalarını talep etti.
Fransa, geçtiğimiz cuma günü, İspanya'nın ardından bir milyon vaka sayısını aşan ikinci Avrupa ülkesi olmuştu. Ülkede cumartesi gününden bu yana yürürlükte olan uygulama kapsamında yaklaşık 46 milyon Fransa vatandaşı saat 21.00 ile 06.00 arasında evini terk edemiyor. Söz konusu uygulama ilk etapta altı hafta boyunca geçerli olacak.
Cumhurbaşkanı Andrzej Duda'nın da koronavirüse yakalandığı Polonya'da ise ülkenin tamamı "kırmızı bölge" ilan edildi. Kamuya açık alanlarda kullanımı zorunlu olan maske takma uygulaması ise, cumartesi gününden bu yana ülkenin tümünde geçerli kılındı. Ayrıca restoranlar ve barlar sadece evlere servis yapabilecek.
Dış Ticaret Birliği Başkanı'ndan acil eylem çağrısı
Bu arada Almanya Dış Ticaret Birliği (BGA) Başkanı Anton Börner, koronavirüsle mücadele kapsamında daha sert önlemler alınmasını talep etti. Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, "yeniden bir kapanma dönemine girmemek için pandemiyi ne pahasına olursa olsun kontrol altına almalıyız" diyen Börner, kamusal hayatın çok daha kapsamlı bir şekilde kısıtlanması gerektiğini ifade etti. Börner ayrıca, "bunun için ne kadar beklersek insanların sağlığı ve ekonomimiz açısından zararı o kadar büyük olur. Sonuçları ne kadar acı olursa olsun şimdi kararlı bir şekilde eyleme geçmemiz gerekiyor" söyleminde bulundu.
AFP,Reuters / ET,BÖ
© Deutsche Welle Türkçe