Kılıçdaroğlu: Etik olarak rahatsız edici

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu başkanlığında CHP Grup Başkanı Özgür Özel, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın gibi isimlerin katıldığı Zoom toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Habertürk televizyonunda bir programa katılan Kılıçdaroğlu sızdırılan toplantı görüntülerine ilişkin "Sabahleyin cep telefonuma gelen bir mesajla gördüm. Doğrusunu isterseniz tamamını seyretmedim, hala da seyretmedim. Gerek duymadım. Sadece beni ilgilendiren değil partiyi ilgilendiren bir konu. Sadece beni ilgilendiren bir konu olsa sonuna kadar izlerim, partiyi ilgilendiren bir konu. Sonuçta partiye uzun yıllar emek veren arkadaşların yaptıkları bir toplantı diye düşünebiliriz. Etik olarak rahatsız edici bazı uygulamalar vardı. Etik olarak" dedi.

Yapılan toplantıyı normal bulmadığını belirten Kılıçdaroğlu bunun CHP içinde bir sonucu olup olmayacağına "Onu biz yönetiyoruz zaten. Şimdi ben o konulara girmem. Parti içi sorunları televizyon ekranlarında konuşmayı doğru bulmam. Bana sordunuz, dikkat ederseniz çok kısa yanıtlar verdim" ifadelerini kullandı.

"Parti tüzüğü Kurultay'da değişecek"

Kılıçdaroğlu partisi içinden gelen değişim çağrılarına dair "Bizim temel felsefemiz çağdaş uygarlığı yakalamak ve aşmaksa, bu felsefenin değişmesine gerek yok. Aynen devam edecek. Kuşkusuz, bu felsefeyi önceleyen programlarımız var. Zaman içindeki gelişmeler, o programın yenilenmesini sağlayabilir. Dolayısıyla programımız değişebilir. Kurumsal yapımızda eksiklikler olabilir, o eksikliklerin giderilmesi için de bizim örneğin parti tüzüğümüzü değiştirmemiz gerekir. Bunlar değişim olarak tanımlanabilirler" diye konuştu.

"Partinin yenilenmeye ihtiyacı var" diyen Kılıçdaroğlu "Tüzüğü alacağız, tüzük çerçevesinde, tüzüğü değiştirerek, yenilenmenin, yeni kurallar getirmenin, partide var olan aksaklıkları gidermenin, partinin üyelerinin ve milletvekillerinin şikayet ettiği, seçimlerden gelen şikayetleri de dikkate alarak, partinin yenilenmesi lazım. Elbette yenileneceğiz" dedi.

Kılıçdaroğlu CHP'de kurultay için düğmeye basıldığına işaret ederek mahallelerde delege seçimleri yapıldığını söyledi ve "Geçmişte nasıl genel başkanlar değiştiyse, benzer tablo içinde genel başkanlar yine değişir" diye konuştu. Herkesin genel başkanlığa adaylığını koyabileceğini ifade etti.

"Yenilgi değil, kazanamadık"

Partisinin 14 Mayıs seçimlerinde elde ettiği başarıyı yenilgi olarak görmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu "Seçim sonuçlarını kazanamadık. Şunu kabul etmemiz lazım. Bu konuda, oturup sağduyu ile irdelemek gerekiyor. İrdeledik, bizim kazamamamızın birden fazla nedeni var. 1 sandıklı yerler, küçük köyler ve kasabalarda oyumuz düşük. Biz buralara gitmemişiz yeteri kadar. Bu kabahat, kusur varsa bize ait. Buradaki yurttaşlar enflasyonu kentte yaşayanlara göre yeteri kadar hissetmemiş. Büyük kentlerin bir kısmında zaten birinci partiyiz. Cumhurbaşkanlığı seçiminde zaten birinci pozisyondayız" dedi.

"Sonuç ikinci turda 60-40 olsa yenilgiydi"

"Biz sıradan bir seçim yapmadık" diyen Kılıçdaroğlu "Makul, demokratik ölçüler içinde bir seçim olmadı. Bütün bakanlar devletin araçlarını kullanıyorlar mıydı, kullanıyorlardı. Bütün bakanlar devletin imkanları ile vatandaşa gidiyorlar mıydı, gidiyorlardı. Devletin imkanlarını kullanarak bir seçim yapılması demokratik midir, değil midir? Ahlaki midir, değil midir?" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu "Seçim sonucu 60-40 olsaydı, yenilgiydi. İkinci turda. O zaman gerçek anlamda yenilgi olurdu. Biz devletin kullandığı bütün imkanlara, yapılan bütün sahtekarlıklara rağmen bu ülkede 25 milyonun insanın oyunu aldık, 25 milyon insan demokrasiden ve özgürlükten yana oy kullandı. 25 milyon insanın kullandığı oyu bir yenilgi olarak tanımlayamazsınız. 25 milyon insan otoriter bir yönetimde, demokrasinden yana oy kullanıyorsa, insan haklarından yana oy kullanıyorsa orada bir umut vardır" ifadelerini kullandı.

"Ümit Özdağ ile protokol var"

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile ikinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bir protokol imzalanıp imzalanmadığı sorusuna da Kılıçdaroğlu "Var, Bu protokolle ilgili konuşmam doğru değil. İki kişi arasında yapılan ve iki kişinin namusuna teslim edilen bir protokoldür. Benim bu konuda konuşmam en azından ahlaki olarak doğru değil" diye konuştu. CHP Sözcüsü Faik Öztrak'ın bir protokolün olmadığı yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu "Öztrak, protokolü bilmiyor" dedi.

Ümit Özdağ hafta başında T24'e yaptığı açıklamada, seçilmesi halinde biri İçişleri Bakanlığı olmak üzere üç bakanlık ve Milli İstihbarat Teşkilatı başkanlığı konusunda Kılıçdaroğlu ile anlaştıklarını söylemişti. Özdağ "Söz vermek değil, yazılı mutabakatımız var. Biz İçişleri Bakanlığı dahil üç bakanlık ve Millî İstihbarat Teşkilâtı konusunda Kemal Bey'le mutabık kaldık. MİT Başkanı da Zafer Partili olacaktı. Ama o sözlü anlaşmaydı. Bakanlıklar yazılı mutabakatta vardı" ifadelerini kullanmıştı.

ANKA / EC, GY