Lampedusa Adası‘nda sığınmacı protestosu
İtalya'nın Lampedusa Adası’nda sığınmacıların içinde bulundukları koşulları protesto etmek için meydanları işgal etmesi halkın tepkisine yol açtı. Ada sakinleri, turizmin zarar göreceğinden endişeli
Sorun küresel, ada küçük
Lampedusa, uzun zamandır Kuzey Afrika’dan denize açılan sığınmacıların ilk ulaşmak istediği hedeflerden biri. Ancak 2015’in sonunda burada "hotspot" denilen kayıt merkezlerinin kurulması ile sorunlar büyüdü. Yerli halka göre sadece 20 kilometrekare büyüklüğündeki ada, çok sayıda sığınmacıya ev sahipliği yapabilecek durumda değil. Lampedusalılar ayrıca turizmin geleceğinden endişeli.
Adanın merkezinde protesto
Sığınmacıların protesto gösterilerini adanın meydanına taşımaları gerginliği arttırmış. Somali’den gelen 17 yaşındaki Muhammed Jama, kayıt merkezindeki yetkililerin parmak izini almadan onu bırakmak istemediklerini, ancak parmak izini vermenin İtalya’da kalmak anlamına geleceği için bunu istemediğini belirtiyor ve ekliyor: “İtalya bizim için bir çözüm değil.“
“Belki bizi sevmedikleri için…“
Bir başka Somalili Ali Addow dokuz günlük deniz yolculuğunun ardından Lampedusa’ya ulaşan bir sığınmacı. İki aydır kayıt merkezinde kalan Addow, Eş Şebab örgütünün ülkesini parçaladığını belirterek neden kendilerinin de Suriyeli sığınmacılar gibi Almanya tarafından kabul edilmediğini soruyor ve şöyle devam ediyor: “Belki bizi sevmedikleri için…“
Protestolara cenaze arası
Bir Lampedusalı'nın meydandaki cenaze töreni sırasında ada halkıyla sığınmacılar karşı karşıya geldi. Meydanda güzellik salonu işleten Maria Maggiore, sığınmacıların dükkanının yanına işediklerini ve kokudan dolayı müşterilerin kaçtığını öne sürüyor. Ayrıca Maggiore’nin dediğine göre müşteriler, sığınmacılardan bit kapmaktan da korkuyormuş.
Gerginlik had safhada
Fotoğrafta bir aktivist ile tartışırken görülen Giacomo Matina (sağda), 30 yıldır adaya gelen sığınmacılara yardım ettiğini ve hatta 2011 yılında Tunuslu bir çocuğa evinde baktığını, ancak artık tüm Lampedusalılar gibi yorulduğunu belirtiyor. Sığınmacıların saygısız olduklarını savunan Matina evini satıp karısı ile birlikte adadan göç edeceğini dile getiriyor.
“Yoksullar arasında kavga“
Sığınmacılara destek olan Askavusa Birliği adlı örgütten Giacomo Sferlazzo, adadaki sıkıntıları yoksullar arasında bir çatışma olarak değerlendiriyor. İtalya’nın silah ihracatının bir yıl içinde üç kat arttırdığını ve Libya’daki iç savaştan para kazandığını belirten Sferlazzo, karşılığında bu sıkıntıların yaşanmasının çok doğal olduğunu vurguluyor.
İki taraf da kayıt merkezlerine karşı
Aşırı muhafazakar ve göç karşıtı Kuzey Ligi Partisi’nden Angela Maraventano sığınmacıların varlığını protesto etmek için trafiği aksatıyor. Sol görüşlü Sferlazzo ile pek bir ortak yanları bulunmasa da iki isim de kayıt merkezlerinin kaldırılmasından yana. Zira Lampedusa’ya sığınmacılar arama kurtarma tekneleri ile getiriliyor, Yunan adalarındaki gibi beklenmedik bir anda şişme botlarla değil.
“Onlara verecek hiçbir şeyimiz yok“
“Sahil güvenlik onları bizim minicik adamıza getiriyor. İmkanların çok daha fazla olduğu anakaraya götürmeliler“ diyor Maraventano ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Limanda bir restoran işletiyorum ve gemilerden inci gerdanlıklı Fransız turistlerin inmesini istiyorum, her şeyin bedava sunulduğu insanlar değil. Onlara verecek hiçbir şeyimiz yok.“
“Barış içinde yaşamak için“
Liman manzarasını seyreden 17 yaşındaki Tunuslu Dihaa Hamami Lampedusalıların sığınmacılardan kaynaklanan moral bozukluğunu anlayabildiğini ifade ediyor. Tunus’ta iken bira içemediğini, müzik dinleyemediğini belirten Hamami, tek amacının barış içinde yaşamak olduğunu ve kendileri sıkıntı yaşasa da İtalyanların sıkıntı çekmesini istemediğini dile getiriyor.
Bir başka gece bir başka meydan
Cenaze töreninin ardından Lampedusa halkıyla yaşanan gerginliğin tansiyonu düşmüş durumda. Yerdeki kartonların üzerine battaniye seren Yemenli sığınmacı Wael Marsh şunları söylüyor: “Biz burada olmak istemiyoruz, Lampedusalılar bizi istemiyor. O zaman buradan gitmemize izin verilene dek protestolarımıza devam edeceğiz.“ © Deutsche Welle Türkçe