Mumcu: Muhalif medyaya baskının son dalgası
1 Kasım 2016Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı ile Köln CHP Derneği'nin düzenlediği Köln'deki Tarık Akan'ı anma gecesine katılan Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından gazeteci Özgür Mumcu, gazeteye yönelik operasyon konusunda DW Türkçe'nin sorularını yanıtladı.
DW Türkçe: Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik operasyon sizin için ne anlama geliyor?
Özgür Mumcu: Bu operasyon uzunca bir süredir devam eden muhalif medyaya yönelik baskı politikalarının bir son dalgası ve anlaşılıyor ki bu son olmayacak, böyle devam edecek. Suçlamaların tamamen gülünç olduğu, tamamen hukuka aykırı olduğu da gayet açık.
DW Türkçe: Darbe girişimi sonrası basını hedef alan operasyonlar için ne diyorsunuz?
Mumcu: Bu soruşturmaların hepsi bir odaktan sürdürülen bir baskı politikasının devamı olarak değerlendiriyorum. Önemli bir kısmı izleyebildiğimiz kadarıyla içeriği tamamen hukuka ayrı şekilde ilerliyor. Hem usul hukuku hem de maddi hukuk açısından çok ciddi sorunlar içeriyor.
DW Türkçe: Cumhuriyet Gazetesi'ne hedef alan operasyona tepki büyük oldu. Bu tepki basına özgürlüğüne daha güçlü bir desteğin oluşmasına yol açar mı?
Mumcu: Eninde sonunda farklılıkları bir yana bırakıp, şu anda demokrasi ve ifade ve basın özgürlüğünü savunmak için kitlelerin bir araya gelmesinde önemli bir fayda olduğunu düşünüyorum. Umalım ki bu olumlu bir sonuca doğru evirilebilsin.
DW Türkçe: AB'nin Türkiye'deki basın özgürlüğü ihlallerine karşı yeterli tepkiyi gösterdiğini düşünüyor musunuz?
Mumcu: Bir süredir eleştiri ve kınamaların sadece usulen yapıldığına dair Türkiye'deki demokrat kamuoyunda bir kaygı var. Bu son zamanlarda da arttı. Reel politik bazen Avrupa Birliği'ninnormalde kendisine ideal olarak seçtiği değerleri çok fazla üzerine gitmemesi, altını çizmemesiyle sonuçlanabiliyor.
DW Türkçe: Bir gazeteci olarak gelişmelerden kendi adınıza kaygı duyuyor musunuz?
Mumcu: Kaygı duymamak mümkün değil. Birlikte çalıştığımız insanlar, arkadaşlarımız. Her gün güç geçtikçe içeri atılıyorlar, haklarında davalar açılıyor ve ciddi bir baskı ortamı var. Kaygılanmıyorum demek yalan olur. Ancak kaygılanmak başka bir şey, ısrarla inandığımız şeyleri savunmak başka bir şey. Bunu yapmaya devam edeceğiz.
© Deutsche Welle Türkçe
Gezal Acer