1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Papa'nın başarılı Türkiye ziyareti

Carola Hoßfeld / DW1 Aralık 2006

Katolik dünyasının ruhani lideri Papa 16'ıncı Benedikt’in dört günlük Türkiye ziyareti tamamlandı. Papa’nın Türkiye ziyareti endişelerin aksine gayet sakin geçti. DW’den Carola Hoßfeld, yorumunda başarılı Türkiye ziyaretinin Vatikan’daki bazı muhalif sesleri de susturduğuna işaret ediyor...

https://p.dw.com/p/AZn4

“Papa, ziyaretinden henüz kısa süre öncesine kadar Vatikan’ın kimi yetkililerinden yükselen itirazları dinlemeyip programını bozmadı. Geziye karşı çıkanlar, Papa’nın Regensburg konuşmasında İslamiyeti eleştiren ifadeler kullanmasının Müslümanlar arasında tepkiye neden olmasından, şiddet olaylarından endişe duyuyordu.

Merkezinde Rum Ortodoks Patriği ile görüşmenin yer aldığı Türkiye ziyareti, 16. Benedikt’in papalığa seçildikten sonra ilk ciddi yurtdışı sınavıydı. Regensburg’da eylül ayında yaptığı tartışmalı konuşma sonrasında başlayan diplomatik kriz, bu gezide de kendisini hissettirdi.

Papa’nın Regensburg’dan bu yana İslam dini hakkında defalarca olumlu beyanatlar vermiş olması yeterli görülmüyor olacak ki İslam alemi, Türkiye gezisi sırasında sarf ettiği her sözcüğü dikkatle tarttı ve Katolik dünyasının ruhani liderinin yeniden din eleştirisi yapıp yapmadığını ölçtü.

Bir siyasetçiden çok profesörlüğü tercih eden 16. Benedikt, Türkiye’de Regensburg’da olduğundan daha temkinliydi. Papa, hem siyasi hem de dini unsurları içeren sınavı başarmakla kalmadı; İslam diniyle diyalog sürecinde yeni kapıların aralanmasını sağladı.

16. Benedikt, Sultanahmet Camii’ne giderek Jean Paul'dan sonra bir camiyi ziyaret eden ikinci Papa oldu. Papa, Sultanahmet Camii’nde, mihrabın önünde ‘huzur duruşu’nda bulundu. Bunlar, gezisinden arda kalan tarihi görüntüler oldu. 16. Benedikt, Türkiye gezisi sırasındaki davranış ve adımlarında, diplomasi kıstasını esas aldı: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi sırasında boynundaki haçını gizledi. Anıtkabir'i ziyaretinde, özel defteri Atatürk’ün ‘yurtta barış, dünyada barış’ ifadesine atıfta bulunarak imzaladı.

Yaptığı konuşmalar, İslam ve Hristiyan aleminin karşılıklı diyaloğunu teşvik eden, barıştırıcı tesbitler içerdi. Papa 16. Benedikt, büyük ihtimalle İslam’ın Türk yorumuyla Arap yorumu arasında kurulabilecek yeni iletişim yollarını kastederek, Türkiye’yi, ‘kültürler ve dinlerin buluşma merkezi ve Avrupa ile Asya arasında bir köprü’ olarak tanımladı.

Papa’nın Türkiye gezisinin en önemli durağını Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos ile buluşması meydana getirdi. Görüşmede ana tema, iki kilisenin yeniden birleşmesiydi. Katolik Kilisesi, bin yıllık ayrılığa rağmen Protestanlarla kıyaslandığında Ortodokslar’la çok daha fazla ortak noktaya sahip.

Ancak bin yıllık ayrılığın bir çırpıda giderilmesi mümkün değil. Bu nedenle Papa ve Patriğin ortak açıklaması, yalnızca temennilerle sınırlı kaldı. Açıklamada, her iki kilisenin ayrılığının ortadan kaldırılması için harcanan çabaların artırılacağı vurgulandı. Papa ve Patriğin ortak açıklamasında, Avrupa’nın bütünleşme süreci de memnuniyetle karşılandı. Avrupa’da Hristiyan değerleri, insan hakları, din ve ibadet özgürlüğü ile azınlıklık hakları için ortak çalışmalara girişileceği kaydedildi.

Bu kapsamda Rus Ortodoks Patriği II. Aleks ile Papa 16. Benedikt’in buluşması önemli bir adım olarak görülüyor. 16’ncı Benedikt’in selefi 2’nci Jean Paul söz konusu buluşma için çok çaba harcamış, ancak bir sonuca varamamıştı. Türkiye gezisinin Rus Ortodoks Patriği ile yapılacak bir zirvenin temelini atmış olması halinde Papa 16. Benedikt tarihi bir vakaya imza atmış olacak.

Görünen, Katolik ve Ortodoks kiliselerinin birliğinin şimdilik çok uzakta oldu... Ancak yine de Papa 16. Benedikt ile Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos’un buluşması bu doğrultuda önemli bir adımın atılmasını sağladı. Türkiye ziyareti, İslam dininin yanı sıra Doğu kiliseleriyle tarihi bir yakınlaşmaya imkan tanıdı. Bu açıdan bakıldığında Türkiye gezisi 16. Benedikt’in başarı hanesine önemli bir puan olarak kaydedildi.”