Pençe-Kartal: Dünyaya mesaj mı, rutin operasyon mu?

TSK’nın Kuzey Irak’taki PKK hedeflerine dönük “Pençe-Kartal" operasyonu, Libya’da ve Suriye’de barış arayışlarının hızlanmasına karşın bir türlü sonuç alınamadığı dönemde gerçekleşti.

Milli Savunma Bakanlığı, operasyon kapsamında Irak’ın kuzeyindeki Sincar, Karacak, Kandil, Zap, Avaşin Basyan ve Hakurk bölgelerindeki hedeflerin havadan bombalandığını, 81 hedefin imha edildiğini duyurdu. Cumhurbaşkanlığı ve AKP yönetimi “operasyonlar sürecek” mesajına vurgu yapıyor.

"Bölgedeki tüm PKK uzantılarına mesaj"

Peki operasyon ne anlama geliyor? Güvenlik uzmanı Nihat Ali Özcan, Kuzey Irak’a düzenlenen operasyonun hem Irak hem de Suriye politikalarıyla ilgili olduğunu düşünüyor. Suriye’nin kuzeyinde Kürt grupların bir araya gelme hedefini koruduğunu ancak Türkiye’nin bu yönde tavizkar olmayacağını her fırsatta gündemde tuttuğunu söyleyen Özcan, “Bu konuda Amerika’yla da uyumlu bir politika yakalanmış durumda. Kuzey Irak’taki hedefler bombalanarak bölgedeki tüm PKK uzantılarına ciddi mesaj veriliyor” diyor.

“PYD’nin Suriye’de kuvvetleniyor olmasından Kuzey Irak’taki Kürt yönetimi de memnun değil” diyen Özcan, Kürt yönetiminin Türkiye’yle özellikle ticari ilişkilerin güçlenmesine ne kadar hayati önem verdiğini pandemi sırasında gösterdiğini hatırlatıyor.

Özcan, “Pandeminin ağır ilk döneminde Kuzey Irak’la Türkiye arasındaki ticaret tamamen kesilmedi. Kürt yönetimi de bundan çok memnun. Bu yüzden şimdi askeri operasyona çok da yüksek sesle itiraz etmedikleri görülüyor” değerlendirmesi yapıyor.

"Kabiliyet ve kapasite göstergesi”

Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, Pençe-Kartal operasyonu ile Libya’daki gelişmeler arasında da bağlantı olduğunu ekliyor. Ağar, “Libya’da barışa giden yolda Türkiye’nin anahtar rol oynadığını gösteren gelişmelerin ortasındayız. Suriye’de de jeopolitik bir mücadele var” derken, PKK’nın da Haziran ayını “eylem ayı” ilan ettiğini hatırlatıyor.

Ağar, “TSK bu güç çekişmeleri ortasında kabiliyet ve kapasitesini tüm gücüyle ortaya koydu. Baskın yapacağını söyleyen PKK’ya da baskın yaptı” diyor.

Libya’da BM’nin meşru saydığı Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni (UMH) destekleyen Türkiye, ülkenin doğusunu elinde tutan General Halife Hafter’i savaş suçlusu saymış, ülkede barışın sağlanamamasından da sorumlu tutmuştu. Türkiye, UMH’nin başbakanı Fayiz Serrac’la birlikte Doğu Akdeniz’deki işbirliğini artıracağını da duyurarak Serrac’a uluslararası desteğin artması gerektiği mesajı vermişti.

Uluslararası diplomasiyi etkiler mi?

Ankara’nın bu mesajına karşın özellikle Rusya’nın Hafter yanlısı tutumunda değişiklik olmadığına dikkat çeken güvenlik uzmanları, Türkiye’nin askeri alandaki gücünü PKK’ya dönük “güçlü” bir operasyonla ortaya koyarak uluslararası diplomasiyi de etkileyecek bir tavır sergilediğini dile getiriyor.

Nihat Ali Özcan, “Pençe-Kartal operasyonu Libya’daki, Suriye’deki barış arayışlarını hızlandıracak kapasiteye sahip” derken, Abdullah Ağar, “Libya’da ve Suriye’de kalıcı barış için herkesin terör örgütleriyle, darbeci güçlerle arasına mesafe koymasını isteyen Ankara’nın PKK operasyonuyla bir mesaj verdiğini söylememiz mümkün” diyor.

"Rutin bahar operasyonu”

Alman Marshall Fonu (GMF) Türkiye Direktörü Özgür Ünlühisarcıklı ise Pençe-Kartal operasyonunun “yeni bir şey” olmadığı görüşünde. Ünlühisarcıklı, “TSK her yıl bahar aylarında sınırdan PKK sızıntılarına karşı önlem almak için operasyon yapar. Bu da öyle bir operasyon” diyor.

Operasyonun PKK’ya karşı “rutin bahar baskılaması” olarak da görülebileceğini söyleyen Nihat Ali Özcan, “Operasyon doğal olarak Türk siyasetinde de etkisini gösterecektir. İktidar cephesi politik ve psikolojik üstünlüğünü ortaya koyacaktır” öngörüsünde bulunuyor.

Hilal Köylü / Ankara

© Deutsche Welle Türkçe