Polonya’da organik tarım emekleme aşamasında

Polonya’nın güneybatısında, Breslau kentindeyiz. Çitçi Robert Wagner, organik tarım yöntemleriyle ürettiği meyve ve sebzeleri müşterilerine dağıtıyor. Organik tarıma 5 yıl önce başladığını belirten Robert Wagner, kendisinin müşteri sıkıntısı çekmediğini, ancak organik tarım tercihi yapan diğer çiftçilerin aynı rahatlıkta olmadığını söylüyor: “Ürünlerimi pazarlamakta herhangi bir sorun yaşamıyorum. Ancak bildiğim, tanıdığım birçok çiftçi organik tarım ürünlerini satmakta zorlanıyor.”

“Dinamizmden söz etmek zor”

Avrupa Birliği üyeliği organik tarıma ivme kazandırsa da ekilebilir alanların sadece yüzde 1,5’inin organik tarıma ayrılmış olması, bu alanda dinamizmden söz etmenin zor olduğunu ortaya koyuyor. Polonya organik tarım meslek birliklerinden “Biopolonia”nın Yönetim Kurulu Başkanı Agnieszka Letkowska, en büyük sorunun pazarlama olduğunu belirtiyor: “Organik tarım, genellikle aileler tarafından işletilen, küçük çaplı çiftlikler. Az miktarda ve sadece yılın belli aylarında üretim yapılıyor. Ancak pazar, süreklilik ve büyük miktarlar talep ediyor. Organik tarımın gelişmesinin önündeki en büyük engel bence burada yatıyor.”

Polonyalı organik tarım işletmeleri ortalama 10 hektar alanda üretim yapıyorlar. Avrupa Birliği’nin organik tarıma teşvik ödemeleri, 4 yıl önce bu çiftliklerin sayısının iki kat birden artmasına yol açtı. Brüksel, organik tarımda hektar başına 500 Euro teşvik ödüyor. Bu, geleneksel tarıma kıyasla tam 5 kat daha fazla… Ancak ilk yıllarda AB teşviğinin de etkisiyle yaşanan organik tarım heyecanı çabuk söndü. Organik tarım meslek birliği Biopolonia”nın Yönetim Kurulu Başkanı Agnieszka Letkowska, bu gelişmede piyasanın yanı sıra diğer faktörlerin de etkili olduğuna dikkat çekiyor: “Organik tarım ürünlerini işleyecek işletme sayısı yetersiz. Bunlar aslında ürünlerimiz için garantili pazar demek. Ancak hala yeterli seviyede değiller.”

İhracat organizasyonu eksikliği

Polonyalı organik tarım meslek birlikleri ihracat için gereken yapılanmayı henüz kuramadı. Bu nedenle organik tarım yapan çiftçilere ürünlerini iç piyasada, geleneksel yöntem ve fiyatlarla pazarlamaktan başka çare kalmıyor. Çiftçi Robert Wagner, bu durumun kendilerini zorladığını belirtiyor: “Elbette bütün bunlar bizim için zarar demek. Organik tarımın geleneksel tarımdan iki kat daha maliyetli olduğu unutulmamalı. Ama sonuçta, organik tarımla yetiştirdiğimiz ürünü geleneksel yöntemlerle yetişen sebze ve meyveyle aynı fiyata satmak zorunda kalıyoruz. Bir kilo organik havuç 30 sent yerine 10 sentten alıcı buluyor.”

Polonya’da tüketicilerin organik tarım ürünlerine olumsuz bakışı da engellerden biri olarak görülüyor.

Polonya Tarım Bakanlığı uzmanları ise yaşanan zorluklara rağmen organik tarımın gelişmeye devam etmesini bekliyor. Uzmanlar, önümüzdeki 5 yıl içinde organik tarıma ayrılan alanların oranının iki katı artışla en az yüzde 3’e ulaşmasını bekliyor.