Prag, Avrupa'nın uyuşturucu cenneti oldu
10 Ocak 2010Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'daki Ujezd kulübünde rahat bir hava hâkim. Öğleden sonra buraya gelen gençler barda oturuyor, biralarını içip kendi sardıkları sigaraları tüttürüyor. İçeriye haşhaş kokuları yayılıyor.
Kulübün yöneticisi Martin Kmoch yeni çıkan yasayı memnuniyetle karşıladıklarını, işlerinin artık kolaylaşacağını belirtiyor. Kulübün müdavimlerinden 26 yaşındaki üniversite öğrencisi Ladislav da yeni yasadan memnun:
“Yeni yasa benim gibileri için hiçbir sınırlama anlamına gelmiyor. Çünkü yasayla izin verilen miktarlar aslında çok yüksek. Kim yanında 15 gram marihuana taşır ki? Dolayısıyla korkmamızı gerektiren bir durum yok.”
Sert uyuşturucuların önü açıldı
Uzun süredir uyuşturucu politikalarında liberalliğiyle tanınan Çek Cumhuriyeti, yeni yasal düzenlemenin ardından Avrupa'nın en liberal ülkelerinden biri haline geldi. 1 Ocak'ta yürürlüğe giren yasal düzenlemelerle sadece haşhaş ya da marihuana gibi yumuşak uyuşturucular değil, sert uyuşturucuların da yanda taşınabilecek miktarları belirleniyor. Örneğin 4 Ecstacy, 5 LSD tableti, bir gram kokain ya da bir buçuk gram eroin gibi. Bu miktarlar, Hollanda'da izin verilenlerin bile üç katı. Hükümetin bu miktarları serbest bırakmaya gösterdiği gerekçe ise uyuşturucu bağımlılığının adlî anlamda suçtan ziyade sağlıkla ilgili bir sorun olması.
Çek Cumhuriyeti Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi Başkanı Jakub Frydrych, ilk kez neye izin verilip neye verilmediği ile ilgili net kurallar belirlendiğini, bu yasal düzenlemenin hukuksal güvence getirdiğini belirtiyor:
“Marihuana örneğine bakarsak: Üretimi hâlâ cezaya tâbi. Ancak yasayla belirlenen miktarın altında kalındığı sürece yanında bulundurmak suç değil. Tabii ki bu serbestlik satıcılar için geçerli değil. Uyuşturucu ticareti yapmak, miktara bakılmaksızın suç ve cezaya tâbi.”
Ancak yeni yasayı sert bir şekilde eleştirenler de var. Yirmi yıl önce uyuşturucu bağımlılarına yardım için ‘Drop In' adlı bir merkez kuran psikolog Ivan Douda, yeni yasanın yanlış yönde atılmış bir adım olduğunu savunuyor.
“Polisin uyuşturucu piyasasını etkin bir şekilde düzenleyemediği açıkça görülüyor. Bu nedenle uyuşturucu politikalarında harcamaları önleyici tedbirlere yönlendirmek çok önemli.”
Tam da bu noktada Çek Cumhuriyeti oldukça geri kalmış durumda. Uyuşturucuya karşı aydınlatma ve yardım faaliyetleri, Hollanda'nın kişi başına yılda yaptığı harcamayla karşılaştırıldığında devede kulak kalıyor.
“Bu bir devrim!”
Ivan Douda, uyuşturucu bağımlılığının sonuçlarına, açtığı yardım merkezinde her gün bizzat tanık oluyor. Prag'ın tarihî merkezindeki kuruluşa her sabah erken saatlerde eski yırtık kıyafetlerle genç insanlar geliyor, gönüllü yardımcılar onlara çay, çorba, vitamin tabletleri ve temiz şırınga dağıtıyor. 31 yaşındaki Tomas da yıllardır eroin bağımlısı. Polis tarafından yakalanan ve yirmi ay hapis yatan Tomas yeni yasal düzenlemeyi coşkuyla karşılasa da bazı sınırlar getirmeyi de ihmal etmiyor:
“Bu bir devrim. Kesinlikle! Burası bir uyuşturucu cennetine dönüşecek. Yumuşak uyuşturucuları zaten tamamen yasal hale getirmeleri gerek. Ama konu sert uyuşturucular olunca orada daha farklı düşünüyorum. Sert uyuşturuculara sadece uzman kişilerin kontrolünde izin verilmeli. Saçma sapan malların piyasaya doluşmaması için.”
Yeni yasal düzenlemenin ardından Prag'ın Avrupalı gençler için ikinci Amsterdam haline geleceğine kesin gözüyle bakılıyor. Almanya, Slovakya, Macaristan ya da Polonya'da düzenlemelerin çok daha sert olması nedeniyle komşu ülkelerden Çek Cumhuriyeti'ne uyuşturucu turizmi canlanacak gibi görünüyor. Prag'da 2009'un turizm açısından pek canlı geçmediği göz önüne alınırsa uyuşturucu turizmi ile yeni bir kapı açılacak.
© Deutsche Welle Türkçe
Christina Janssen / Çeviri: Beklan Kulaksızoğlu
Editör: Nihat Halıcı