Steinmeier: Pragmatik, sözünü geçiren, popüler

Frank-Walter Steinmeier, Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU), Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) ve Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) ortak cumhurbaşkanı adayı olacak. Merkel'in Hristiyan Demokrat Birlik Partisi, uzun yıllardan bu yana Alman siyasetinde önemli bir yere sahip olan SPD'li politikacıya destek veriyor.

Steinmeier, Hristiyan Birlik Partileri ve SPD koalisyonunda dışişleri bakanı ve Almanların çoğunluğu için Alman diplomasisinin yüzü. 60 yaşındaki politikacının son görevi, 20 yıllık siyasi kariyerinde üstlendiği görevlerden sadece biri. Steinmeier, şu ana dek başbakanlık dairesi başkanı, meclis grup başkanı ve dışişleri bakanlığı görevlerini yürüttü ve başbakan adayı oldu. Dolayısıyla Steinmeier, gelecek baharda Joachim Gauck'u takip edecek kişi olursa sahneye tanınmamış bir isim çıkmayacak.

Almanya'nın en sevilen politikacısı

Steinmeier'in cumhurbaşkanlığı makamına getirebileceği çok şey var. Merkel yönetimi altında bugünkü dışişleri bakanı, partiler üstü görünüme ve diplomatik tecrübeye sahip. Krizlerle mücadele konusunda da tecrübeli. Kamuoyu anketleri de bunu doğruluyor. Steinmeier, yıllardır Almanya'nın en sevilen politikacıları arasında yer alıyor. Kasım ayına ait ARD Almanya trendine göre, katılımcıların yüzde 72'si Steinmeier'in çalışmalarından memnun olduğunu söyledi.

Çoğu gözlemci, Kuzey Ren Vestfalya eyaletinden bir marangozun oğlu olan Steinmeier'in bu en yüksek mevkiyle uzun süredir ilgilendiğini düşünüyor. Sonuçta Steinmeier yılda 400 bin km. uçuşla cumhurbaşkanlığı seviyesine yaklaştı.

Ukrayna’da kriz çıktığında, Kiev-Moskova arasında turlayarak yorulmadan diplomasi yürüttü. Steinmeier, o dönem krizin hafiflemesine yardımcı olmuştu. Son olarak manşetlere çıktığında ise Donald Trump'ı "nefret vaizi” olarak nitelendirmişti.

Başbakan Schröder'in yanında yükseliş

Steinmeier, kariyerine eski Başbakan Gerhard Schröder'in (SPD) yanında başladı. Schröder, Aşağı Saksonya eyaleti başbakanıyken yanında eyalet müsteşarı olarak görev aldı.

SPD, 1998'de Berlin'de hükümet kurma görevini elde edince, Steinmeier, müsteşar ve daha sonra başbakanlık dairesi başkanı oldu.

2005 yılında Başbakan Merkel yönetimi altında Büyük Koalisyon'da dışişleri bakanı oldu. Steinmeier, başbakan yardımcısıydı ve 2009'da da Sosyal Demokratların başbakan adayıydı.

SPD seçimleri kaybetti ve sorumlu olarak vatandaşa yakınlığının eksik olduğu gerekçesiyle Steinmeier'i gösterdi. Steinmeier, laubali bir kişiliğe sahip değil ve uluslararası diplomaside önemli bir figür.

Steinmeier, 2013 yılında Hristiyan Birlik ve SPD büyük koalisyonu altında yeniden dışişleri bakanı oldu. Hans-Dietrich Genscher (FDP) ile birlikte, geçen on yıllar içinde Alman dış politikasının en etkili isimlerinden biri olarak görülüyor.

Eşine böbreğini bağışladı

Steinmeier, 5 Ocak 1956 yılında Kuzey Ren Vestfalya eyaletinin Detmold kentinde doğdu. İdari yargı hakimi Elke Büdenbender ile evlendi. Üniversite eğitimi gören bir kızı var.

Steinmeier'in insani yanı ise 2010 yılında kamuoyuna yansıdı. O dönem SPD meclis grup başkanı olan Steinmeier, ağır hasta eşine bir böbreğini bağışlamıştı. Bu davranışı, ona kamu nezdinde büyük saygı ve tanınmışlık getirdi.

Merkel: Mantıklı bir karar

Şimdi CSU tarafından da Steinmeier için övgü dolu sözler geliyor. Bavyera eyaleti başbakan yardımcısı Ilse Aigner, Steinmeier'i iyi bir aday olarak nitelendirdi.

CSU'lu Avrupa Parlamentosu milletvekili Manfred Weber de Steinemier ile devamlılık beklentisi içinde olduğunu kaydetti: "Almanya'nın güçlü bir yönetime ihtiyacı var, özellikle şu anki durumda.”

Başbakan Merkel de Steinmeier'in cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesini "mantıklı bir karar” olarak nitelendirdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Richard Fuchs