1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Suriye: Esad'ın ardından halkın umutları ve endişeleri

Rama Jarmakani
21 Aralık 2024

Suriyeliler, Esad rejiminin devrilmesini kutluyor. Ancak sevinç ve coşkununun yanı sıra kimilerinde korku ve endişe de hâkim. Şam sokaklarından izlenimler…

https://p.dw.com/p/4oQ47
Şam'da gösteri düzenleyen kadınlar, gösterici bir kadının kaldırdığı kağıtta "Bütün Suriyeliler için Suriye yazıyor"
Fotoğraf: Omar Sanadiki/AP Photo/picture alliance

Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesinin üzerinden sadece birkaç gün geçti. Yaklaşık 14 yıl süren savaşın yaralarını sarmaya çalışan ülkenin başkenti Şam'a ulaşıyoruz. Lübnan'dan ülkeye girerken bir tabelada "Suriye'ye hoş geldiniz" yazısı gözümüze ilişiyor. Sınır kapısından sorunsuz bir şekilde geçiyoruz.

Şam'a doğru giden yolun her iki tarafında da çok sayıda yanmış askerî araç ve atılmış üniforma kalıntıları var. Terk edilmiş bir tank da yol kenarında duruyor.

İlk kontrol noktasında dört sakallı genç tarafından dostane bir şekilde karşılanıyoruz. Gülümseyerek bize el sallıyorlar. Bu kontrol noktası, Esad döneminde tüm yolcuların ödemek zorunda olduğu rüşvetlerle ün salmıştı.

Daha iyi bir geleceğin hayalini kurmak...

Şam kentinin ana silüeti, savaşın başlangıcından bu yana neredeyse hiç değişmemiş. Ancak 14 yıllık savaş, insanları yaralı ve bitkin bırakmış. Bu durum, insanların yüz ifadelerine de yansıyor.

Şehrin merkezindeki Emevi Meydanı'na yaklaştığımızda ise insanlar daha güleç ve iyimser görünüyor. Çok sayıda Suriyeli hâlâ kutlama yapıyor. Yarım asırdan uzun bir süredir ülkeyi demir yumrukla yöneten bir rejimin yıkılmasından dolayı mutlular. Kahkahalar, devrimci şarkılara karışıyor. Direklerde, daha önce Suriye muhalefeti tarafından kullanılan yeni ulusal bayraklar dalgalanıyor. Genç milisler meydanı dolduruyor, bazıları kutlama yapan yurttaşlarla fotoğraf çektiriyor.

Şam'da kutlama yapan Suriyeliler ve önde Suriye bayrağı
Şam'ın HTŞ'nin eline geçmesinin ardından binlerce Suriyeli başkent Şam'da kutlamalar yapmıştı - (13.12.2024)Fotoğraf: Yosri Aljamal/REUTERS

"Daha iyi bir geleceğe inanıyorum," diyor yüzüne yeni bayrak sembolünü çizmiş ve coşkuyla bayrak sallayan genç bir Suriyeli kadın. "Sonunda daha iyi bir geleceğin hayalini kurabiliyorum" diye araya giriyor arkadaşı.

Birkaç metre ötedeki üniversite öğrencisi Nur, yeni Suriye'nin inşası için büyük umutları olduğunu söylüyor: "Şu anda durum, beklediğimizden çok daha iyi. Yeni yöneticilere bunu korumaları için çağrıda bulunuyoruz. Azınlıkları da korumalılar."

Nur, tüm sevincine rağmen kendisi ve arkadaşlarının geleceğe dair endişeleri olduğunu da söylüyor: "Umarız yeni yöneticiler, bu endişelerimizin yersiz olduğunu bize gösterirler. Şu anda en önemli şey, aydınların ve laiklerin de yeni Suriye'nin inşasında yer alması ve meydanın tek bir partiye bırakılmaması."

Genç bir kadın olan Sara da gelecek hakkında karışık duygulara sahip: "Bugünün gençleri, 2011'de devrimi başlatanlara göre sorunların daha çok farkında. Herkes, tüm Suriyeliler için bir vatan istiyor. Özgürlük hareketinin üyeleri olarak, yeni başbakanın arkasındayız. Özgürlüklerimiz konusunda ısrarcıyız. Ben de bir kadın olarak kendimi ifade edebilmek istiyorum. Herkes fikirlerini, özgürce ve korkmadan söyleyebilmeli."

Geçici hükümetin başkanı Muhammed el Beşir, pek çok gözlemcinin İslamcı olarak gördüğü yeni yöneticiler tarafından atandı. Yine de hükümet üyeleri, etnik ve dinî azınlıklar da dahil olmak üzere, tüm Suriyelilerin yanında olmak istediklerini vurguluyor.

Öldürülen mahkumlar için yas

Şimdi de son günlerde medyanın sık sık gündemine gelen Sednaya hapishanesinin önündeyiz. Çoğu işkence görmüş ve öldürülmüş yüzlerce rejim muhalifinin yakınları, cesetleri teşhis etmek için devasa binanın etrafında toplanmış. Bugün 35 cesede ait resimler, hemen yakındaki hastanenin önünde sergileniyor. Akrabaları, cep telefonlarıyla bu resimlerin fotoğraflarını çekip eski görüntülerle karşılaştırma yapıyor. Bazıları, on yıl önce sözde "kaybolmuş" olan yakınlarının hâlâ yaşadığına inanmak istiyor ve sergilenen ceset resimlerinin başkalarına ait olmasını umuyor.

Sednaya askeri hapishanesinin içinden bir görüntü
Sednaya hapishanesinde tutukluların insanlık dışı koşullarda tutuldukları belirtiliyorFotoğraf: Hussein Malla/AP Photo/picture alliance

Morgda kısmen parçalanmış birkaç ceset var. Ümmü Ahmed, bunlar arasında oğlunu teşhis etmiş. "O zamanlar bana, oğlumu öldürüp bir kenara atacaklarını ve nerede olduğunu asla bulamayacağımızı söylemişlerdi. Şimdi nihayet cesedini buldum," diyor gözü yaşlı anne ve ekliyor: "En azından şimdi mezarı belli olacak ve onu ziyaret edebileceğim."

Ebu Nidal de resimlerin önünde ağlıyor. On yıl önce tutuklanan oğlunun fotoğrafının da aralarında olup olmadığına bakıyor.  Oğlu o zaman 18 yaşındaymış. En azından öldüğünden emin olmak istediğini söylüyor.

Aşırıcılıkla ilgili endişeler

Birçok kişi, Emevi Camii'nin önünde yeni Suriye bayrakları ve radikal İslamcı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmet eş-Şara'nın, bilinen kod adıyla Ebu Muhammed el Colani'nin posterlerini sallarken, iki Hristiyan mahallesindeki hava çok daha farklı.

Her ne kadar Bab Tuma ve Bab Şarki'de de Esad rejiminin sona ermesinden dolayı hissedilir bir sevinç olsa da buradaki insanlar aynı zamanda endişeli. Bazıları bu endişelerini fısıltıyla dile getiriyor. Hristiyan mahallesinin sakinleri, HTŞ liderinin daha önce El Kaide'ye bağlılığını ilan ettiğini hatırlatıyor. Colani, daha sonra El Kaide ile arasına mesafe koyduğunu açıklamış olsa da kimileri bunu hâlâ pek inandırıcı bulmuyor. Yeni güvenlik yetkililerinin tüm teminatlarına rağmen, Hristiyanların ileri gelenleri, bu yıl Noel'in ihtiyatlı bir şekilde kutlanmasını tavsiye ediyor.

Tıbbi malzeme ithal eden bir şirketin sahibi olan Michel de korkusunu inkâr etmiyor. Bunun en önemli nedeni, akrabalarının eski rejim için çalışmış olması. Michel, "Dolar kurunun iyileşmesi ve yaptırımların kalkabileceği ihtimaline rağmen kişisel olarak ihtiyatlı bir iyimserlik içindeyim" diyor.

Şam'daki Adra cezaevininin önünde Suriyeliler belgelere bakarak yakınları hakkında bilgi almaya çalışıyor.
Şam'daki Adra cezaevininin önünde Suriyeliler belgelere bakarak yakınları hakkında bilgi almaya çalışıyorFotoğraf: DW

Eski hava kuvvetlerine ait istihbarat dairesinin önünde ise genç milisler bekliyor. Binanın giriş kapısında nöbet tutan milisler, daha sonra Esad dönemi ile hesaplaşılabilmesi için bu döneme ait belge ve dosyaların korunmasını hedefliyor. Askeri istihbarata ait hapishanelerden canlı çıkanın olmadığı belirtiliyor.

Binanın önünde nöbet tutan milislerden biri olan Ahmet, 20'li yaşlarında. 2017 yılında ailesinin Şam'ı terk etmeye zorlandığını söyleyen Ahmet, çatışmaların sona ermesinin ardından silahını bırakmayı, bir iş bularak, aile kurmayı istediğini anlatıyor.

Sivil toplum girişimleri

Dinî ve siyasi motivasyonlu milislerin yanı sıra seküler sivil toplum güçleri de yeni bir başlangıç için angaje oluyor. Bunlar, öncelikle ülkede iktidarın tekelleşmesini engellemeye çalışıyor. Avukat Enes Yudeh, ülkenin ileriye dönük yol haritasının tartışıldığı seminer ve toplantılar düzenliyor. Avukat, geçiş dönemi yetkililerinin halihazırdaki çalışma şeklinin, siyasi kaygılara neden olduğunu belirtiyor.

Enes Yudeh'e göre laik muhalefet, HTŞ lideri Colani'nin şu anki güçlü rolünden endişe duyuyor. Zira ülkeyi fiilen o yönetiyor ve aynı zamanda yabancı devlet ve hükümet başkanlarının muhatabı. Ancak bu görevleri üstlenmek henüz meşru bir dayanağı yok.

Peki bundan sonra ne olacak? Feminist ve aktivist Raya Tanyur, en kötü senaryoda Suriye'nin, tıpkı Şah'ın devrilmesinden sonra İran'a benzer bir noktaya gelmesinden korkuyor. Devrimden sonra orada da İslamcı bir rejim ortaya çıkmıştı. Ama en azından Suriye'de insanlar artık sokaklarda özgürce gösteri yapabiliyor. Bir başka kadın da ekliyor: "Eğer yeni Suriye'de aşırıcılık yanlısı güçler üstün gelirse, geriye kalan tek seçenek, ülkeyi terk etmek olacaktır."

 

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?