Suriye’den Türkiye’ye kaçış
14 Haziran 2011
Suriye'deki olaylar nedeniyle sınırdan geçerek Türkiye'ye sığınan Suriyeli sayısı hızla artıyor. Ankara gelişmeleri dikkatle takip ederken, Şam başta olmak üzere Türkiye'nin Ortadoğu ülkeleri ve ABD, Rusya, İngiltere gibi başkentlerdeki büyükelçileri toplantı için Ankara’ya çağrıldı. Hem bu toplantıyı hem de sınırdaki mülteci akımını, Ankara’nın Suriye politikasıyla birlikte uzmanları ile değerlendirdik.
“Geç kalındı”
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Çağrı Erhan’a göre, büyükelçiler toplantısı için geç kalındı. Bu toplantının yapılması gerekliliğini 5-6 ay önce dile getirdiğini hatırlatan Prof. Erhan Türkiye’nin bir an önce bir yol haritasına ihtiyacı olduğunu belirtiyor.
“Türkiye mülteci akımına geçmiş yıllardan deneyimli olsa da yine de BM Güvenlik Konseyini harekete geçirmesinde yarar var. Irak konusunda yalnız kalmıştı. Maddi boyut düşünülmeli. Bu insanlar ne kadar süre kalacaklar Türkiye’de, bunlar değerlendirilmeli” diye konuşan Prof. Erhan Antalya’da geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Suriye Muhalifleri toplantısına da dikkat çekiyor.
Prof. Erhan, ABD’nin Suriye’yi yeniden dizayn ettiği ve bu çerçevede Türkiye’ye önemli bir görev verdiği görüşünde.
Talihsiz bir olay
ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof.Dr. Süha Bölükbaşı ise gelişmelerin beklenip görülmesinden yana. Prof. Bölükbaşı “Türkiye açısından elbette talihsiz bir olay. Türk hükümetinin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile arası iyiydi, vizeler kalkmıştı, şu anda böyle bir rejim istikrarsızlık içerisinde” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Türkiye’nin mülteci politikası yani kapıları açması rejim ile arasında sıkıntı yaratabilir de yaratmayabilir de onu tam olarak bilemiyoruz. Ama iyi ilişkiler bir yara almış olabilir. Türkiye’nin şu aşamada yapabileceği fazla birşey yok. Krizden fazla etkilenmemeye çalışıyor. Bekleyip görmek lazım.”
“Türkiye uluslararası koruma ilkesini gözetiyor”
Kuşkusuz gelişmeleri en yakından takip eden uluslararası kuruşların başında Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği geliyor. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği sınır geçişlerinin başından bu yana Türk hükümeti ile koordinasyon içinde çalışıyor ve bu koordinasyondan memnun.
Komiserliğin Dış İlişkiler Sorumlusu Metin Çorabatır, Deutsche Welle Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Kızılay’ın şu anda mevcut olan kampına iki kampın daha ekleneceğini belirtti. Çorabatır şunları söyledi:
“Türkiye’de sınırdan geçerek gelen hükümetin kaydettiği 7 binin üzerinde Suriye vatandaşı var. Üç kamp hazırlandı. Birisi Hatay ilinin Altınözü, Yayladağ ilçesinde. Kızılay tarafından 2 kamp daha kurulma aşamasında. Sınır geçişleri devam ediyor. 100’e yakın kişi hastanelerde. 10 bine yakın Türk vatandaşı da sınırda bekliyor. Ekmek götürürüyorlar, insani yardım için oradalar.”
BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin henüz orada bulunmadığını belirten Çorabatır şöyle devam etti:
“Türk hükümeti ile koordinasyon içindeyiz. Bir değerlendirme ve destek ekibi göndermenin imkanlarını konuşuyoruz, planmalarını yapıyoruz. Türk hükümetinin açık kapı politikasını takdirle karşılıyoruz, müteşekkiriz. Gerek Başbakan’ın gerekse Dışişleri Bakanının sınırların açık kalacağına ve kimsenin arzusu dışında geri gönderilmeyeceğine ilişkin açıklamaları önemli. Bu uluslararası koruma ilkesidir ve Türkiye bunu gözetiyor.”
© Deutsche Welle Türkçe
Sibel Yeşilmen / Ankara
Editör: Ayhan Şimşek / Hülya Köylü