Turizm zor günler geçiriyor

Türkiye ve İstanbul denilince akla ilk gelen yerlerden biri olan Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleştirilen ve 10 Alman turistin yaşamını yitirdiği canlı bomba eylemi, Türkiye gündemini sarstı. Henüz 3 ay önce, 10 Ekim 2015'te Ankara Garı önünde gerçekleştirilen ve yüzden fazla insanın yaşamını yitirdiği canlı bomba saldırısı sonrasında, Türkiye bir kez daha IŞİD’in hedefi oldu. Bu kez seçilen hedefin yılda yaklaşık 12 milyon turistin ziyaret ettiği ve İstanbul'un simgesi olan Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleşmesi, ülke turizmine de ağır darbe niteliğinde.

Turizm sezonunun başladığı yaz aylarından itibaren önce PKK ile çatışmaların artması ardından Rusya ile yaşanan kriz nedeniyle önemli ölçüde kan kaybeden turizm sektörü, Sultanahmet Meydanı’nda bir turist kafilesine düzenlenen canlı bomba saldırısı ile adeta ‘kusursuz fırtına’nın ortasında kaldı. DW Türkçe’ye konuşan turizm sektörü temsilcileri, İstanbul'daki yabancı turistlerin bombalamanın ardından hızla rezervasyon iptaline başladığını belirtiyor. Turizmcilere göre, birkaç yıl öncesinde ‘deniz, kum ve misafirperverlik’ ile anılan Türkiye’nin imajı, son yıllardaki gelişmeler sonrasında bombalamalar ve çatışmalar ile özdeşleştirilmeye başlandı.

‘Seyahat özgürlüğüne darbe’

Türkiye geçen yıl 35 milyon yabancı turisti ağırlarken, ülkeye giren her 3 turistten biri tatilini İstanbul’da geçirdi. İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün verilerine göre, 2005’te 12 milyon yabancı ziyaretçiyi misafir eden İstanbul, her yıl yaklaşık 1,5 milyon Alman vatandaşını da ağırlıyor. Almanlardan sonra İstanbul’a en çok gelen yabancı turistler İranlılar, ABD’liler, İngilizler ve Ruslar. Sultanahmet saldırısının yalnızca İstanbul ve Türkiye’ye değil tüm insanlığın ortak yarası olduğunu belirten Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, “Sultanahmet’te hayatını kaybeden dost ülke Almanya’nın vatandaşları için en içten taziyelerimizi sunuyoruz. Misafirlerimizi koruyamadığımız için çok üzgünüz” diyor. Dün Paris’te, Londra’da, Madrid’te, New York’ta patlayan bombaların bugün de İstanbul’da patladığına işaret eden Ayık, “Dünyamızda artık seyahat özgürlüğü çok büyük bir tehdit altında. Köln’de de İstanbul’da da insanlar sokağa çıkmaktan korkar hale geldi” diyor. Terörden darbe yiyen tüm ülkelerin bu konuda ortak tavır alması gerektiğini vurgulayan Ayık, “Bugün kar zarar hesabı yapmadan, insanların seyahat özgürlüğüne kasteden bu saldırıların nasıl sona erdirileceği konuşulmalı” değerlendirmesinde bulunuyor.

“15 milyar dolarlık kayıp olabilir”

Çözüm süreci ile birlikte son yıllarda onbinlerce turiste ev sahipliği yapmaya başlayan Mardin, Şanlıurfa, Diyarbakır gibi kentlerin ‘hendek krizi’ ve çatışmalar sonrasında sessizliğe gömülmesi, ardından Suriye sınırında Rus uçağı düşürülmesi sonrasında Rusya’nın vatandaşlarına ‘Türkiye’ye gitmeyin’ uyarısında bulunması, Türkiye’nin 2016 ve sonrası için turizm hedeflerini tepetaklak etmiş durumda. Yıllık yaklaşık 30-35 milyar dolarlık turizm gelirinin 2016’da 20 milyar dolarlara gerilemesi söz konusu. Tüm bu olumsuz gelişmelerin Sultanahmet’teki saldırı ile daha da şiddetlendiğini anlatan Tur Operatörleri Platformu Sözcüsü Cem Polatoğlu, “Malesef Sultanahmet’te bu yılki turizmin cenaze namazını kıldık. Umutsuz olmak istemiyoruz ama Rus turist sayısının 4,5 milyondan 500 binlere indiği bir dönemde, doğu turizminin sıfırlandığı bir dönemde bu yaşadığımız olay belimizi büktü” diye konuşuyor. Saldırı sonrasında hızla rezervasyon iptalleri yaşandığını ve yaşanmaya devam ettiğini dile getiren Polatoğlu, “Hatta tatilini Kapadokya’da yapan yabancı turistler bile tatilini yarıda bırakıp ülkesine dönüyor. Bu yıl için toplam turist kaybımız 6 milyonu bulabilir” diyor. Turizm sektörünün yaklaşık 15 milyar dolarlık kayba doğru gittiğini ifade eden Polatoğlu, şunları söylüyor: “Rusların açığını Avrupalılarla kapatalım derken, şimdi Avrupalı turisti de kaybetme noktasına geldik. Bundan sonra geriye Arap ülkeleri ve Uzakdoğu ülkelerini Türkiye’ye çekmek kalıyor.”

“Türkiye’nin imajı her geçen gün kötüleşiyor”

Türkiye’nin yabancı turistler gözündeki imajının her geçen gün daha da kötüleştiğine dikkat çeken Detur CEO’su Firuz Bağlıkaya ise, “2016’ya dönük iptaller aslında Sultanahmet’ten önce Sabiha Gökçen’deki bomba olayı ile başladı. Türk basının da çok yer almasa da yabancı basın bu olayı genişçe işledi” diyor. Türkiye’de ilk kez direkt turistleri hedef alan bir terör saldırısı gerçekleştirildiğinin altını çizen Bağlıkaya, “Bu saldırı yalnızca İstanbul’u değil tüm Türkiye’yi etkiler. Paris veya Londra’daki bombalamalar ile İstanbul arasında böyle bir fark var” değerlendirmesi yapıyor. Son dönemde zaten AB ülkelerinden yapılan rezervasyonların yüzde 40 düştüğünü, bu oranın Kuzey Avrupa ülkeleri için yüzde 60’ları bulduğunu dile getiren Bağlıkaya, şöyle konuşuyor: “Bundan sonra iptallerin nereye varacağını tahmin edemiyoruz. Türkiye son dönemde ‘deniz, kum, misafirperverlik’ gibi özellikler yerine ‘silah, bomba, terör’ ile anılmaya başlandı. İmajımız çok zedelendi ve zedelenmeye devam ediyor. Tıpkı İsrail gibi. İsrail'in de kontrolündeki bölgelerde büyük terör tehlikesi yoktur. Ama kimse ailesini alıp tatile İsrail’e gitmek istemez.”

Turizm Bakanı: İstanbul’a gelin

Öte yandan Hollanda'da düzenlenen turizm fuarının açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, terör saldırısına rağmen turistlerin İstanbul'a korkmadan gelmelerini istedi. Ünal, "Türkiye güvenliğinizin hiçbir şekilde tehlikede olmayacağı bir ülkedir." dedi. Konuşmasında "Terör bugün sadece İstanbul'u vurmadı. Terör bugün Paris'i bir kez daha vurmuştur. Londra'yı bir kez daha vurmuştur. İnsanlığı, özgürlüğü, üzerinde yükseldiğimiz değerleri bir kez daha vurmuştur." ifadelerini kullanan Bakan Ünal, dünya medyasının Paris saldırısında Fransa ile gösterdiği dayanışmayı Türkiye ile de göstermesini istedi.

© Deutsche Welle Türkçe

Aram Ekin Duran