Türkiye ‘Gezi’ için ayakta

İstanbul’da cumartesi günü polisin göstericilere yönelik müdahalesi Beşiktaş’ta yoğunlaştı. Polis, Başbakanlık Çalışma Ofisi’nin bulunduğu Beşiktaş’ta göstericilere gaz bombaları ve tazyikli suyla müdahale etti. Bir polis aracının ateşe verildiği Beşiktaş’ın merkezi savaş alanına döndü. Gece boyunca devam eden arbede sırasında evlerinde oturan insanların da etkilendiği gaz nedeniyle Beşiktaş ve çevresinin üzerinde yoğun sis bulutu oluştu.

Polisin cumartesi günü biber gazı yerine daha etkili olan portakal gazı kullandığı söyleniyor. Gazdan etkilenenlere eczaneler ücretsiz olarak gazın etkisini azaltan ilaçlar verirken gönüllü doktorlar da olaylarda yarananlara tıbbi yardımda bulundu.

Polisin iki gündür göstericilere yönelik sert müdahalede bulunması başta sosyal medya olmak üzere İstanbul’un çeşitli semtlerinde sokaklara taşan protestolara neden oldu. Tavaları ve tencereleri birbirine vurarak, düdükler çalarak kullanılan orantısız gücü protesto edenler bir yandan da hükümet karşıtı sloganlar attı. Bu protestolara katılanların çoğunluğunu ise kadınlar oluşturdu.

Hareketli ve yine ‘gazlı’ bir gün geçiren Taksim ise akşam saatlerinde sakinleşti. Polisin öğleden sonra Taksim’den geri çekilmesi üzerine protestoların merkezi Gezi Parkı’nda toplanan kalabalık kutlamalar yaparken bazı aşırı gruplar da polisin Taksim’e girişini engellemek için ters çevirdikleri arabalarla barikatlar kurdu, bazı bölgelerde de araçlar ateşe verildi.

Polisin geri çekildiği Taksim’e akşam saatlerinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da göstericilere destek vermek için geldi. Başbakan Erdoğan’ı sorumluluğa çağırdığını belirten Kılıçdaroğlu, “Halk kendi kentine ve doğaya sahip çıkıyor. Bunun için direniyor. Doğayı ve kentini korumak istiyor” diye konuştu.

Basına tepki

Başta Ankara ve İzmir olmak üzere Türkiye’nin başka kentlerine de sıçrayan gösterilerde basına da tepki büyük. Yaşanan gelişmelere yeterince yer vermediği gerekçesiyle bazı yayın kuruluşlarının araçları devrildi. Protestolarla ilgili bilgi edinmenin başlıca kaynağı ise sosyal medya oldu. Ancak sosyal medyada kaynağı ve doğruluğu belli olmayan haberlerin dolaşması bilgi kirliliğine yol açıyor.

Ülke genelinde iki gündür yaşanan gelişmelerle bir açıklama yapan İçişleri Bakanı Muammer Güler, 48 ildeki 90’dan fazla gösteride 939 kişinin gözaltına alındığını söyledi. Bunların bir kısmının sorgulandıktan sonra serbest bırakıldığını belirten Güler, CHP’nin Taksim’e çıkma talebi üzerine polis önlemlerinin kaldırıldığını ancak eylemlerle ilgili güvenlik önlemlerinin süreceğini ifade etti. Güler, Taksim’deki kalabalığın izlendiğini ve müdahale edilmeyeceğini söyledi.

Olaylar sırasında 26 güvenlik görevlisi, 53 de vatandaşın yaralandığı bilgisini veren Güler, İstanbul’da yaralanan 19 kişiden birinin durumunun ağır olduğunu ifade etti. Ancak insan hakları örgütlerinin verdiği bilgiye göre yaralı sayısı çok daha fazla.

Erdoğan: Topçu Kışlası yapılacak

Cumartesi gününü İstanbul’da geçiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise gösterilerde ne talep edildiğinin belli olmadığını belirterek “İlla ki Topçu Kışlası olmaz diyorsanız, kusura bakmayın, olacak. Daha önce yıkılanı biz yapıyoruz” dedi. İlim ve Yayma Cemiyeti’nin Yıldız Teknik Üniversitesi’nde düzenlediği toplantında konuşan Erdoğan, CHP’ye de seslenerek “Ben CHP’ye diyorum ki; bu tür provokasyonların içine girme, yanlış yapıyorsun. Doğabilecek her türlü yanlışın faturası senindir. CHP’nin bu noktada çok hassas, çok dikkatli olması gerekir. Türkiye’nin çözüm sürecinde olduğu bir dönemde bu tür adımın atılması düşündürücüdür” şeklinde sözlerini sürdürdü.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den de polisin orantısız güç kullandığı vurgusunu yaptığı bir açıklama geldi. Gül, “Birkaç günden bu yana devam eden ve maalesef dün kaygı verici bir noktaya gelen olayların yatışması için hepimize düşen, daha fazla olgunluktur. Güvenlik güçlerimiz görevlerini yerine getirirken her zamankinden daha fazla ihtimam göstermeli, müdahalesinde ölçülü olmaya dikkat etmeli, üzücü görüntülerin ortaya çıkmasına izin vermemelidir” dedi.  

© Deutsche Welle Türkçe

Hülya Schenk / İstanbul

Editör: Başak Sezen