Uluslararası toplumun Ayasofya tepkisi
11 Temmuz 2020Türkiye'de Danıştay'ın, Ayasofya'ya müze statüsü verilmesini öngören 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ibadete açılmak üzere Ayasofya'nın Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmesine yönelik kararı imzalamasına ilişkin uluslararası tepkiler devam ediyor. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, alınan kararı "üzüntü verici" olarak nitelendirdi. Ayasofya'nın "sembolik, tarihi ve evrensel anlamda güçlü bir değeri" olduğunu ifade eden Borrell, Türkiye'nin "Medeniyetler İttifakı'nın kurucu üyesi sıfatıyla dinler ve kültürler arası diyalog ile bir arada yaşam ve hoşgörünün korunması konularında sorumluluğu bulunduğunu" dile getirdi.
Almanya'da koalisyon ortaklarından Birlik Partileri'nin (CDU/CSU) meclis grubundaki Avrupa politikaları sözcüsü Florian Hahn ise Türkiye'nin almış olduğu Ayasofya kararına politik bir yanıt verilmesi gerektiğini ifade etti. Ayasofya'yı camiye dönüştürmeye yönelik atılan adımın "Ortak Avrupa kültürüne karşı bir provokasyon" olduğunu belirten Hahn, Ankara'nın aldığı bu kararın "aynı zamanda Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden giderek daha fazla yabancılaştığını gösterdiğini" belirtti. Florian Hahn, bu sebeplerden dolayı "Gerekli sonucu çıkararıp cesaret göstererek, Türkiye ile yürütülen Avrupa Birliği'ne tam üyelik müzakerelerine son verilmesi" gerektiğini savundu.
Avrupa Birliği'nin bir diğer güçlü üyesi Fransa da, Türkiye'nin kararından "üzüntü" duyduğunu bildirdi. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian konuyla ilgili açıklamasında, "Dini, mimari ve tarihi açıdan bir mücevher; inanç özgürlüğü, hoşgörü ve çeşitliliğin de sembolü olan Ayasofya'nın bütünlüğü korunmalı" dedi.
Ortodoks ülkelerin tepkileri
Yunanistan Cumhurbaşkanı Ekaterini Sakelaropulu ise Ayasofya'nin camiye dönüştürülmesini "Uluslararası topluma karşı derin bir provokasyon" olarak nitelendirdi. Atılan bu adımın "tarih hafızasına karşı çok sert bir hakaret" olduğunu belirten Sakelaropulu, ayrıca Türkiye'nin aldığı bu kararla, "Hoşgörünün altını oyduğunu ve kendi ile tüm medeni dünya arasındaki ilişkileri zehirlediğini" savundu.
Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ise Ayasofya'nın camiye dönüştürülme kararını kınayarak, Türkiye'nin "uluslararası sorumluluklarını büyüyen oranda korkunç bir biçimde zedelemeye" devam ettiğini ifade etti. Hristodulidis, Ayasofya'nın Ortodoks inancının evrensel bir sembolü olduğunu da sözlerine ekledi.
Rusya: Karar "üzücü"
Ayasofya'ya büyük önem verilen bir başka ülke olan Rusya'dan da, Türkiye'nin aldığı karara tepkiler geldi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Gruşko, kararı "üzücü" olarak nitelendirerek, insanlığın gelişiminde etkisi olan yüzyıllarca yıllık tarihi barından başka sembollerin pek kalmadığını belirtti. Türkiye'den Ayasofya'nın yapısını koruması ve ziyarete izin vermesini beklediğini belirten Gruşko, "Tüm yükümlülüklerin tamamen uygulanacağını umuyorum" dedi.
Rus Ortodoks Kilisesi Piskoposu Andrey Kurayev de Deutsche Welle'ye yaptığı açıklamada, "Benim açımdan en önemli hususu henüz bilmiyoruz. Ayasofya'nın camiye dönüşmesinin ardından buradaki hazinelere ne olacak? Daha önce, cami olduğu dönemlerde mozaik ve fresklerin tahrip edildiğini ya da gizlendiğini biliyoruz. Müslümanların orada günde iki saat ibadet etmesi benim için bir problem değil. Soru şu: ben orayı ziyaret ettiğimde mozaikleri görebilecek miyim?"
Rus Ortodoks inacı uzmanlarından Nikolay Mitrokhin Deutsche Welle'ye verdiği demeçte, "Bu Ruslar için rahatsızlık verici bir durum. Rus Kilisesi olayı protesto ettiğini duyurdu. (…) Rusya-Türkiye ilişkilerini etkileyeceğini ise sanmıyorum" dedi.
ABD: Hayal kırıklığı yaşıyoruz
Türkiye'yi Ayasofya kararından dolayı eleştiren bir başka ülke de NATO müttefiki Amerika Birleşik Devletleri (ABD) oldu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, konuyla ilgili açıklamasında, "Türk hükümetinin aldığı, Ayasofya'nın statüsünü değiştirme kararından hayal kırıklığı duyuyoruz" ifadesini kullandı. Ortagus ayrıca Türkiye hükümetine çağrıda bulunarak, cami olduktan sonra da yapının, kısıtlamaya tabi olmadan herkesin ziyaretine açık olmasını istedi.
537 yılında Doğu Roma İmparatorluğu döneminde kilise olarak inşa edilen Ayasofya, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1453'te İstanbul'u ele geçirmesinin ardından, Padişah Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürülmüştü. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından 11 yıl sonra, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün imzası ile cami statüsünden çıkarılarak müzeye dönüştürülen yapı UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü televizyondan yaptığı "Millete Sesleniş" konuşmasında, Ayasofya'da ilk namazın 24 Temmuz Cuma günü kılınacağını duyurmuştu.
KNA,AFP,dpa / ET,JD
© Deutsche Welle Türkçe