Uluslararası örgütlerden Yücel davasına ortak mütalaa
1 Kasım 2017Türkiye'de tutuklu bulunan Alman "Die Welt" gazetesi muhabiri Deniz Yücel için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) açılan davaya müdahil olan 11 uluslararası örgüt Mahkeme'ye ortak görüş bildirdi.
Aralarında İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Yazarlar Birliği (PEN) ve Uluslararası Gazeteciler Federasyonu'nun da bulunduğu insan hakları ve basın özgürlüğü kuruluşları, AİHM'ye sundukları ortak mütalaada Mahkeme kararının uluslararası basın özgürlüğü açısından önemli bir işaret olacağını vurguladı.
"Die Welt" gazetesinin yayımladığı mütalaada, "Yücel davası, gazeteciler, blog yazarları ve muhaliflerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi yükümlülükleriyle bağdaşmayan, gerekçelendirilemeyecek, siyasi kaynaklı kovuşturmalarla mağdur edilmemesini güvence altına almak açısından Mahkeme için önemli bir fırsattır" ifadesine yer veriliyor.
"AİHS ihlal ediliyor"
Türkiye'de basın özgürlüğünün durumunun uluslararası toplum açısından her zaman endişe kaynağı olduğunu, ancak 2016'daki darbe girişiminin ardından durumun çok daha kötüleştiğini belirten kuruluşların mütalaasında, "Hükümetin hukuki adımları basın özgürlüğünü ciddi anlamda zayıflatmıştır. Ceza hukuku araçlarının eleştirel görüşlerin yayılmasını cezalandırma ve engelleme amacıyla kullanılması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) ihlalidir" denildi.
Yedi ayı aşkın bir süredir "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve "terör propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklu bulunan Deniz Yücel hakkında hala savcılık iddianamesi hazırlanmadı, suçlamalara dayanak teşkil edecek delil de sunulmadı.
BM yetkilisi de müdahil
Deniz Yücel, Ahmet Şık, Ahmet ve Mehmet Altan'ın aralarında bulunduğu tutuklu on gazetecinin AİHM'de görülen davalarına müdahil olan isimler arasında Birleşmiş Milletler Düşünce ve İfade Özgürlüğü Özel Raportörü David Kaye de bulunuyor. Kaye, Mahkeme'ye ilettiği görüş yazısında, "Eldeki olgular, hükümetin terörle mücadele görüntüsü altında yapılan tutuklamalar, açılan davalar ve tutuklamalarla düşünce özgürlüğünü geniş ölçüde baskı altına aldığını ortaya koymaktadır" demişti.
14 Şubat'ta gözaltına alınarak tutuklanan Deniz Yücel'in avukatı Nisan ayında AİHM'ye başvurmuş, davayı öncelikli ele alma kararı veren Mahkeme Türkiye'ye savunma için 24 Ekim tarihine kadar süre vermişti. Sürenin dolmasının ardından Türkiye'nin 6 haftalık ek süre talebi üzerine AİHM Türkiye'ye diğer benzer vakalarda alışık olunduğu şekilde üç haftalık ek süre tanıdı. Türkiye'nin savunmasını 14 Kasım'a kadar AİHM'e iletmesi gerekiyor.
Davaya müdahil olan Alman hükümetinin de Mahkeme'ye görüş bildirmesi bekleniyor.
DW,KNA/BK, BÖ
© Deutsche Welle Türkçe