1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye'nin harekâtı IŞİD'i güçlendirebilir

14 Ekim 2019

DW’den Matthias von Hein, Türkiye’nin askeri harekâtının yüzbinlerce sivilin yerlerinden olmasının yanı sıra tam olarak yenilemeyen IŞİD’in yeniden güçlenmesine yol açabileceği görüşünü dile getiriyor.

https://p.dw.com/p/3RHES
Suriye'nin kuzeyindeki Kamışlı'da geçen Cuma günü düzenlenen bombalı saldırıyı IŞİD üstlenmişti
Suriye'nin kuzeyindeki Kamışlı'da geçen Cuma günü düzenlenen bombalı saldırıyı IŞİD üstlenmiştiFotoğraf: Reuters/R. Said

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan niyetini hiç gizlemedi. Daha Eylül ayında New York'taki Birleşmiş Milletler toplantısında bir harita göstermişti. Haritada, Suriye sınırında Türklerin kontrolü altında bulunan bir koridor görülüyordu. NATO müttefiklerinin kararlı ve ortak bir hareketi ile otokrat lideri bu askeri maceradan vazgeçirmek belki mümkün olurdu. Ama bilindiği gibi olaylar farklı bir şekilde gelişti: ABD Başkanı Donald Trump yolu açtı ve Türkiye Suriye'nin kuzeyinde terörle mücadele olarak gösterdiği, "Barış Pınarı” olarak adlandırdığı askeri operasyona başladı.

Harekâtın başından beri yaşananlara gelince... Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) verdiği bilgilere göre, Türk birlikleri ve müttefiki olan cihatçı milisler Suriye'nin kuzeyinde yaklaşık 200 bin kişinin kaçmasına neden oldu. Sosyal medyada yayınlanan videolar, ele geçirilen Kürt savaşçıların ve siyasetçilerin toplu halde öldürüldüğünü gösteriyor. ABD Savunma Bakanı Mark Esper bile bölgede yaşananlar için savaş suçu "gibi görünüyor” değerlendirmesinde bulundu. Kürtler, Türk saldırılarına karşı Esad ve Rus müttefiklerinde destek aradı. Ve yüzlerce, belki de binlerce IŞİD yanlısı Kürtlerin kontrolünde bulunan kamplardan kaçtı.

DW Kommentarbild Matthias von Hein
Matthias von Hein

IŞİD'ın çıkarına gelişmeler

Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyinde Kürt milisleri hedef alan "teröre karşı operasyonu,” IŞİD'e yönelik mücadeleyi arka planda bırakıyor. Terör halifeliği kuran IŞİD aslında kendi topraklarında yenilgiye uğratılmıştı. Şimdi Türk saldırılarına karşı koymak zorunda kalan Kürt savaşçılar da IŞİD'e karşı mücadelede çok sayıda kurban vermişti. Yaklaşık altı ay önce IŞİD'in son kalesi Bağuz düşmüştü ama IŞİD terör örgütü olarak varlığını sürdürüyordu. Savaşçıları Suriye ve Irak'ın yanı sıra Afganistan'dan Nijerya'ya kadar farklı ülkelerde saklanıyor.

Bölgesel yenilgiye uğratılan IŞİD'in yarattığı tehlikeye ilişkin geçen yıl Aralık yaşanan tartışma eski Savunma Bakanı James Mattis'in görevinden istifa etmesine yol açmıştı. Başkan Donald Trump, ABD birliklerinin Suriye’den çekileceğini ilk kez o tarihte açıklamıştı. Mattis ise ABD'nin askerlerini çekmesinin IŞİD'in geri dönmesine yol açabileceğini savunuyordu. Mattis'in ardından Trump'ın IŞİD ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk da istifasını sunmuştu.

Yeraltında hayatta kaldılar

Irak'taki deneyimlerinden yola çıkan IŞİD, baskının büyük olduğu dönemlerde hayatta kalmak için sinmenin yeterli olduğunu biliyor. Genellikle de dış güçlerin, yeniden canlanmaları için gereken zemini hazırlayacağını düşünüyorlar. Türkiye'nin Suriye'ye girmesi ve bununla başlayan kaos şimdi bu zemini oluşturuyor. Kamışlı'da Kürtlerin kontrolündeki bir cezaevine yönelik bombalı saldırıda beş IŞİD savaşçısı kaçmayı başardı. New York Times'in haberine göre, ABD'nin yüksek risk taşıyan 60 cihatçının başka bir yere götürülmesi planları ise başarısızlığa uğradı. Ve IŞİD savaş başladığından beri en az iki saldırı ile varlığını göstermiş oldu.

On binlerce IŞİD yanlısı

Kürt hapishanelerinde yaklaşık 12 bin IŞİD savaşçısının tutulduğu tahmin ediliyor. Mülteci kamplarında da çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu onbinlerce IŞİD yanlısı gözetim altında tutuluyor. Aralarında Almanya'nın da olduğu Avrupa ülkeleri, kendi vatandaşlarını Kuzey Suriye'den getirip, kendi ülkelerinde mahkemeye çıkartma görevini ihmal etti. Beyaz Saray'ın da desteğiyle Özerk Kürt yönetiminin defalarca yaptığı çağrıya rağmen bu gerçekleşmedi. Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki Kürt bölgelerine girme tehlikesi olmasına rağmen, işler oluruna bırakıldı. Şimdi son derece tehlikeli insanların serbest kalacağını ve kendi olanakları ile kim oldukları bilinmeden Almanya'ya geleceklerini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Üstelik akla gelebilecek her türlü sonuçla.

Yaklaşık üç buçuk milyon Suriyeli sığınmacıya kapıları açma tehdidi nedeniyle Avrupa Erdoğan'ın şantajına boyun eğdi. Muhtemelen serbest kalacak onbinlerce IŞİD yanlısının yarattığı tehlikeyi ise görmezden geldi.

Matthias von Hein

© Deutsche Welle Türkçe