Ödüle doymayan sinemacı: Fatih Akın
Fatih Akın’ın yeni filmi "Paramparça" (Aus dem Nichts) Altın Küre ödüllerinde en iyi yabancı film dalında ödüle layık görüldü. Ancak bu yönetmenin ilk başarısı değil. İşte Akın'ın en başarılı filmlerinden bir seçki:
Kabustan uyanış: Paramparça
"Paramparça", eşi ve oğlu Neonaziler tarafından düzenlenen bir saldırıda ölen ve bu cinayetin perde arkasını araştıran Katja'nın (Diane Kruger) adalet arayışını konu ediniyor. Akın, bu filmde Almanya'da 2000-2007 yılları arasında 8'i Türk 10 kişiyi öldüren ancak bağlantıları bugüne kadar aydınlatılamayan aşırı sağcı terör hücresi Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütünden esinlenmiş.
Diane Kruger'e ödül
Paramparça'ya muhteşem oyunculuğuyla Diane Kruger'in damgasını vurduğunu söylemek mümkün. Şimdiye kadar sadece uluslararası yapımlarda boy gösteren Kruger, ilk kez bir Alman filminde rol aldı. Çaresiz, acılı bir eş ve anneyi canlandırdığı filmde Kruger, performansıyla Cannes'da Altın Palmiye'nin sahibi oldu.
Bir gençlik filmi: Elveda Berlin
Fatih Akın "Paramparça" ile yeteneğini bir kez daha kanıtlamış oldu. Başarılı yönetmen 2016'da vizyona giren "Elveda Berlin" (Tschick) filmiyle de pek çok övgü almıştı. Bundan önceki yıllarda da Akın, beklediği ilgiyi göremediği bir yapımdan sonra uzun bir süre yönetmenliğe ara vermişti.
Epeyce hırslı: The Cut (Kesik)
İlk kez 2014'te Venedik'de gösterilen ve külfetli bir prodüksiyon olan "Kesik", Akın için hem sanatsal hem de ticari açıdan bir başarısızlık örneği oldu. 1915 olaylarını konu alan film, samimi bir yaklaşım amaçlasa da kansız bir tarih filminden öteye gidemedi.
Uluslararası başarı: Duvara Karşı
Yönetmen 13 yıl önce "Duvara Karşı" filmi ile uluslararası alanda büyük bir başarıya imza attı. Film, 2004 Berlin Film Festivali'nde seyirciyle buluştuğunda izleyiciler, maruz kaldıkları büyük duygu bombardımanın etkisinden uzun süre kurtulamadı.
Hiddetli bir prömiyer: Kısa ve Acısız
Dikkatli izleyiciler henüz 1998'de işin nereye varacağını anlamıştı. O dönem 25 yaşında olan yönetmenin, Hamburg Altona'da üç gencin yaşamından kesitler sunan filmi, eşine az rastlanır bir duygusallıkla izleyiciye ulaşıyordu. Akın bu eseriyle Alman sinemasına da yeni bir soluk getirmiş oldu.
Ödüllü yönetmen: Fatih Akın
"Kısa ve Acısız"ın Locarno, "Duvara Karşı"nın da Berlin Film Festivali'nden (Berlinale) ödülle dönmesinin ardından Akın'ın bir sonraki yapımı "Yaşamın Kıyısında" da ödüle doymadı. Film 2007 yılında Cannes'da En İyi Senaryo Ödülü'nü aldı.
Bir hiciv projesi: Soul Kitchen
O ana dek Akın'ın tek eksiği Venedik'te bir ödüldü. Venedik Film Festivali'in büyük ödülü de Akın'a bir sonraki filmiyle geldi. Kendisini terk eden kız arkadaşının peşinden gidip gitmeme konusunda kararsız kalan bir restoran sahibinin hikayesini konu alan "Soul Kitchen" ile Akın, yine sürükleyici diyaloglar ve sıra dışı karakterleriyle hünerini konuşturdu.
Adalet peşinde bir intikam hikayesi: Paramparça
Diane Kruger ve Numan Acar'ın başrollerini paylaştığı, Neonazi şiddetini beyazperdeye taşıyan "Paramparça", Alman toplumunda ırkçılığı konu alıyor. Film ciddi bir toplumsal soruna, didaktik unsurlardan uzak, samimi bir insan hikayesi vasıtasıyla, çarpıcı bir şekilde ışık tutuyor.