1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Üçlü Zirve, Roma'nın tepkisine yol açtı

Ulrike Bosse20 Şubat 2004

Berlin'deki Üçlü Zirve, birlik ülkelerinin farklı tepkisine yol açtı. Aznar gibi zirveye çağrılmayan Berlusconi, birlik üyesi ülkeler arasında ekonomi müfettişi makamı oluşturulması gibi bir mutabakatın bulunmadığını söyledi.

https://p.dw.com/p/AbOL
Berlin zirvesi Berlusconi tarafından eleştirildi
Berlin zirvesi Berlusconi tarafından eleştirildiFotoğraf: AP

Almanya, Fransa ve İngiltere liderlerinin önceki gün Berlin’de buluşarak AB’nin işleyişinde günün gereklerine göre yeni düzenlemelere gidilmesi yolunda öneriler saptayarak bunları bir “strateji belgesi”nde toplayıp Brüksel’e iletmeleri, birlik çevrelerinde farklı tepkiler oluşturdu.

İtalya Başbakanı Berlusconi bu üçlü girişimi bir kez daha sert bir dille eleştirirken, AB üyesi diğer başkentlerden daha ılımlı tepkiler geldi. Gerhard Schröder, Jacques Chirac ve Tony Blair’in ortaklaşa dile getirdiği, yalnızca ekonomi ve sanayii alanlarından sorumlu bir AB Komisyonu başkan yardımcılığı makamı tesis edilmesi fikrinin ise Brüksel’deki ilgili çevrelerce son derece olumlu karşılandığı belirtiliyor.

"Telaşa kapılmaya gerek yok"

Avrupa Komisyonu, Berlin’deki üçlü buluşma nedeniyle telaşa kapılmaya gerek olmadığı görüşünde. Komisyon sözcüsü Gerassimos Thomas bununla da kalmayarak, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Fransa Devlet Başkanı Jacques Chirac ve İngiltere Başbakanı Tony Blair’in Avrupa’nın uluslararası alandaki ekonomik rekabet gücünü artırmaya yönelik önerilerin son derece olumlu karşılandığını bile söylüyor.

“Üç lider sonuçta Lizbon zirvesinin tanımladığı öncelikleri, AB’nin yakın gelecekteki hedefleri olarak görmektedir. Bu konuda zaten yaklaşımlarımız arasında bir farklılık yok.”

Ekonomik konulardan sorumlu yardımcı

Dört yıl önceki Lizbon zirvesinde biraraya gelen birlik devlet ve hükümet başkanları, AB ülkelerinin 2010 yılına kadar dünyanın rekabet şansı en yüksek ve en güçlü ekonomi bölgelerinden biri haline gelmesinin hedeflendiğini bildirmişlerdi. Önceki akşamki toplantılarında da Schröder, Chirac ve Blair, birlik üyesi devletlerin bu yılın ilkbahar aylarındaki zirve buluşmasında söz konusu hedeflere ulaşmak için gerekli acil ve kararlı önlemler konusunda yükümlülük üstlenmesini önermişlerdi. Üç lider bunun dışında AB’nin yeni komisyon başkanı saptanırken, ona söz konusu ekonomik reformlardan sorumlu olacak bir yardımcının atanması fikrini öne sürmüşlerdi. AB sözcüsü Thomas, bu yolda bir önerinin daha önce şimdiki komisyon başkanı Romano Prodi tarafından da dile getirilmiş olduğunu hatırlatıyor.

“Romano Prodi, bundan sonra işbaşına gelecek başkanın, komisyonunu daha hızlı ve etkili kararlar alabilecek biçimde örgütlemesi önerisini ortaya atmıştı. Bunun dışında komisyonun etkinlik alanlarını gözeten politik görevlere göre yeniden örgütlenmesi fikri de yine Prodi’ye aittir.”

Tepkilerin merkezi Roma

Önceki gün Berlin’de gerçekleşen üçlü zirve toplantısından sonra ortaya atılan önerilere gelen olumsuz tepkilerin kaynağı merkez Brüksel değil, Roma’ydı. İspanyol meslektaşı Aznar gibi kendi de Berlin’e çağrılmayan İtalyan hükümet başkanı Berlusconi, birlik üyesi ülkeler arasında böyle bir ekonomi müfettişi makamı oluşturulması hakkında herhangi bir mutabakatın bulunmadığını söylüyordu.

Buna karşılık diger AB başkentlerinde Berlin’deki üçlü etkinlik olağan bir gelişme olarak algılanırken, Benelüks ve İskandinav ülkeleriyle, Akdenize kıyısı olan birlik üyelerinin de zaman zaman gruplar halinde biraraya geldiğine dikkat çekiliyordu. Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer de Brüksel’de katıldığı antisemitizm semineri sırasında yaptığı açıklamada, sonuçta üç liderin dile getirdiği önerilerin şimdi AB potasında bir tartışmanın hazırlayıcısı olduğunu söylüyordu.

“Her yerde Weimar Üçgeni ya da benzeri türden o kadar farklı buluşmalar gerçekleşiyor. Berlusconi’nin bu konudaki yakınmasını anlamak zor fakat 25 üyeli AB olarak böyle tartışmalara alışmalıyız.”

Başbakan Schröder’in, ekonomiden sorumlu komisyon başkanı yardımcılığı görevine Günter Verheugen’in ya da kendi kabinesindeki süper bakan Wolfgang Clement’in getirilmesini istediği iddialarına ise Brüksel’de şimdilik kimse bir yorum yapmıyor.